Farkında mısınız, devletin aylık bütçe gerçekleşmelerinin takibi hepimizin ekonomi ajandasına girmiş durumda. Eskiden devlet bütçesi denilince, kevgire dönmüş ve yılın yarısında anlamını yitiren, yıl sonuna doğru da yamalarla ayakta tutulmaya çalışılan bir mali yapı akla gelirdi. İstikrar programı ile birlikte, bütçe hedefleri tutmaya, performanslar önem arzetmeye başladı. IMF'nin tepemize diktiği "Faiz Dışı Fazla" hedefi de Demokles'in kılıcı gibi durunca, Maliye Bakanının aylık bütçe brifingi de önemli oluyor. Haziran rakamları da sonuçları itibariyle sevindirici görünüyor. FDF hedefinin yüzde 71'ine ilk beş ayda ulaşılmış durumda. Faiz dahil bütçe açığında ise yıl hedefinin sadece yüzde 13'ü gerçekleşmiş. Geçen ay uzun yıllardır ilk defa -bir ay için de olsa- bütçemiz fazla vermişti. Haziran'ı da başabaş kapatmış maliyeciler. Mali disiplin konusunda Hükümetin performansının gözalıcı olduğunu belirtmek lazım. IMF'nin gözden geçirmeyi ve kredi dilimini ertelemesine rağmen, ekonomideki iyimser havanın ve güvenin devamında, mali disiplindeki performansın çok büyük katkısı var. Yapısal düzelme Lakin, bütçenin alt kalemlerine baktığımızda, mali disiplinin "kalitesinde" bir iyileşme olmadığını görüyoruz. Kalite derken neyi kastediyorum? IMF tanımlı FDF denilen, faiz transferlerini, özelleştirme gelirlerini, TMSF'nin aktardığı kaynaklarını içermeyen rakamda pek düzelme yok. Yani, bütçenin iyi performansının altında, düzenli gelirlerdeki artışlardan ziyade, arızi gelirler var. Bir diğer etken de dolaylı vergiler. Gelir üzerinden alınan vergiyi artıramayan Maliye, telefon, akaryakıt gibi tüketim unsurları üzerindeki "harcamaya dayanan" vergileri artırdıkça, bütçedeki toplam gelir de artıyor. Ama, mali bünyenin sıhhati için esas lazım olan "doğrudan vergi" hâlâ toplanamıyor. Bütçe, sonuçları itibariyle hedeflerden çok daha iyi noktada. Bunun enflasyon, güven ve faiz üzerinde kuşkusuz müspet etkileri var. Ancak nihai hedef olan sürdürülebilir mali istikrar ve bütçe disiplini için, bütçenin "arızi" değil "asli" gelir kalemlerinde de gelişmeler olmalı. Hükümetin "Gelir İdaresi Reformu"nu en hızlı şekilde hayata geçirmesi gerektiği çok açık, değil mi?