Büyümek istiyorsak...

A -
A +

Pazar günü M.Ali Özbudun hoca da yazdı. Hem fiyat istikrarını sağlamak hem de ekonomiyi büyütmek mümkün, hatta gerekli... "Büyümek için enflasyon mücadelesini gevşetelim" diyenler ya fiyat istikrarının manasını bilmiyorlar ya da eski ezberlerde takılıp kalmışlar. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da bunu üçlü bir mekanizma içinde izah ediyor: 5 yılda enflasyonda sağlanan başarıda kamudaki mali disiplinin büyük payı var; Türkiye'nin 5 yıl kesintisiz büyümesinde de fiyat istikrarının önemli katkısı var. "Fiyat istikrarı ekonomiye bir girdidir, büyüme ise çıktı. Yeterli girdinin olmadığı noktada istenen çıktı da sağlanamaz" diyor Yılmaz. *** 2002'den itibaren ekonomi büyürken, enflasyon düşerken, makro dengeler iyileşirken ekonomiyi yönetenler de övgü aldılar; bir yer hariç: Merkez Bankası. Bağımsız para otoritesi, kanunla verilmiş fiyat istikrarını sağlama görevini ifa ederken hep tenkit edildi. İhracatçı "yüksek faiz-düşük kur" diyerek kızdı MB'ye, sanayici ise sıkı para politikasına itiraz etti. Halbuki Türkiye, yıllarca bünyeyi içten içe yıkıma uğratan kronik yüksek enflasyon illetinden kurtulmaya çalışıyordu ve ilk defa "bağımsız" bir Merkez Bankası, fiyat istikrarı programını "sulandırmadan" uyguluyordu. *** MB, -ben de dahil- faizleri gereğinden yüksek tutmakla eleştirilse de fiyat istikrarını sağlamada başarılı oldu. 5 yıldır büyüyen ekonomi, MB'nin enflasyon politikasının eleştirildiği kadar da hatalı olmadığının ispatıdır. Ancak, "açık hedefleme" sisteminin zamanlama ve konulan hedefler bakımından bir başarı hikayesi olmadığı da aşikar. Beklenti yönetmek iddiasıyla konulan hedefler bumerang gibi MB'nin kredibilitesini vurur hale geldi. Başkan Yılmaz'ın geçen hafta açıkladığı % 9.2'lik yıl sonu tahmini, zaten anlamını yitirmiş olan hedefin %130 saptığının zımnen kabulü oldu.Fiyat istikrarını sağlama ve enflasyonu %70'lerden tek haneye indirmede başarılı olan MB, hedef belirleme ve tutturma noktasında ciddi bir inandırıcılık sorunu ile karşı karşıya. Sene sonuna doğru açıklayacakları 2009 hedefi bu bakımdan kritik önemde. Kredibilitesi aşınmış bir Merkez Bankasını ekonominin geleceği açısından hiçbirimiz istemeyiz, değil mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.