Çakma müsteşrikler

A -
A +

Müsteşrik oryantalist demek... Avrupa'nın doğusundaki ülkeleri tepeden bakarak, ötekileştirerek, o ülkelerin toplumsal referanslarını yabancı tabirlerle anlatan, çoğunluğu Avrupa kökenli araştırmacı ve sosyologlara müsteşrik denmiş. Modern zamanların müsteşriklerine örnek olarak, Medeniyetler çatışması tezinin sahibi Huntington'ı ve Tarihin Sonu kitabının yazarı Fukuyama'yı gösterebiliriz. Her ikisi de İslamiyeti dünyadaki yeni tehdit algısının merkezine koyan ve Müslümanları çatışmanın tarafı haline getiren ve yıllardır tartışılan tezler atmışlardı ortaya... Obama öncesi dünyayı yangın yerine çeviren neo-con'ların fikri temellerini de bu tezler oluşturmuştu. Tezleri ön yargılı ve çok tartışılır olsa da bu isimler kendi zaviyelerinden bakarak bir fikir, bir varsayım oluşturup koydular ortaya... Bir de sırf Türkiye'deki toplumsal değişimi ve onun iktidara taşıdığı AK Parti'yi kötülemek için bu tezlere 'mal bulmuş mağribi' gibi sarılanlar var ki, onların durumu trajikomik... Ağırlığını statükonun merkezindeki ulusalcı Kemalistlerin ve onların siyasi platformu olan CHP'lilerin oluşturduğu bu Türkiye'li neo-con'lar 'AK Parti ABD'nin ılımlı İslam projesinin taşeronu' diye vaveyla ederken bu 'ithamlarını' da ironik biçimde ABD'li neo-con'ların tez ve iddialarına dayandırıyorlar. Mesela CHP'nin emekli büyükelçi kontenjanından milletvekili olan bir mensubu 'AK Parti ılımlı İslamın lideri olmak istiyor ama yedirmezler' mealinde muhteşem(!) bir analiz döktürmüş. Kendi ülkende dipten gelen değişimi görmeyip sırça köşkten yorum attırıyorsun. Hiç olmazsa 'telif' fikirler koysan ortaya... Amerikalı iki neo-con'un işlevini kaybetmiş oryantalist fikirlerini papağan gibi tekrar etmesen... CHP neden dikiş tutturamıyor diye merak ediyorlar. Bu zihinlerin belirlediği vizyonla geldiği yer bile başarı.. Siz hangi dikişten bahsediyorsunuz? Leblebi Tam da Kılıçdaroğlu yandaş yargıyı militan olmakla suçlayarak ortalığı sarsarken(!)... Eski YARSAV başkanı olan ve ulusalcı Kemalist kontenjanından paraşütle inen Grup Başkanvekili'nin 'Bize Yargıtay'da rapor yazacak hakim değil, militan lazım' mealindeki dinleme kayıtları sızmasın mı!.. Buyrun cenaze namazına! Gerçi eski yargıç yeni grup başkanvekili hanım 'evet daima militan olmayı seçtim, ben demir leblebiyim' diye durumunu faş etti ama... Kılıçdaroğlu bir kere daha fena halde ofsayta düştü. 12 Eylül referandumundan önceki haliyle HSYK, vesayete dayalı müesses nizamın çelik çekirdeği idi. Çelik çekirdeğe de demir leblebi uygun gider haliyle... Memnun olan yüzde 74 Dün Habertürk'te bir araştırma yayınlandı. 'Hayatınızdan memnun musunuz' sorusuna yüzde 74'ü memnunum diye cevap vermiş. 'Müzmin Tayyip muarızları' uydurma sonuç filan diye görmezden gelecekler bu sonucu... Veya 'bu halk cahil, bilinçsiz' filan diye küçümseyici bir avuntuyla yüreklerini soğutacaklar. Büyüyen bir ekonomide, düşen bir işsizlikte toplum mutlu olur. Clinton'ın baba Bush'a karşı zaferinde öne çıkan bir slogan vardı: Önce ekonomi, aptal!(*). Ekonomiyi iyi götüren iktidarın seçimi kaybetmesi muhaldir. (Bu motto'yu hatırlatan Seda Akbay'a teşekkürler..) ..... (*): It's the economy, stupid:1992'de 'yenilmez zannedilen' baba Bush'u yenen Clinton'ın kampanya stratejisti James Carville'in bulduğu ve siyaset-ekonomi ilişkisini muhtasar biçimde anlatan slogan.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.