Dünkü yazımdan sonra, "ne yani, emekli olunca da vergi vermeye devam mı edelim?" diyen çok sayıda mesaj aldım. Yazının ana fikri "emekli vergisi" değildi tabii ki. Bir metafor olarak kullandım bu kavramı. Sosyal güvenlik sistemi, iktisadi olarak sürdürülebilir değil, çöküyor; dikkat çekmek istediğim bu. "Kevgire dönmüş" sosyal güvenlik sistemimiz, IMF'nin veya Dünya Bankası'nın itelemesiyle, zaman zaman gündeme gelir. Ama bugüne kadar, sistemi kurtaracak bir adım atıldığını görmedik henüz. Banka batıkları, hortum filan sözkonusu olduğunda "ayranı kabaran" siyasilerimiz veya medyamız, katrilyonları yutup yok eden SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı adındaki üç kara deliği "es" geçerler. Dünya Bankası diyor ki, "GSMH'nın yüzde 5'i kadar sosyal güvenlik açığı var." Yani yıllık 10 milyar doları aşan bir kaynak, bütçeden aktarılıyor. Ne oluyor biliyor musunuz bu kaynak ? Buhar olup gidiyor. Yatırım filan da değil. Banka batıklarını abartılı bir şekilde 40-50 milyar dolar olarak telaffuz ediyoruz. Sosyal güvenlik sistemi ise, tüm bankacılık sisteminin batıklarından daha fazlasını, üç yılda Hazine'nin kasasından emip yok ediyor. Ölü yüzüne makyaj Cari açık uykularını kaçırıyor birçoğunun. Aman, GSMH'nın yüzde 4'ü oldu, 3'ü oldu diye hesaplar yapılıyor. Tabii ki önemli ve takip edilmeli. Ama yıllardır bütçeyi kemirip duran sosyal güvenlik açıklarına kimsenin bir şey dediği yok. Genç ve çalışan nüfusun bu kadar çok olduğu, yani yeterince prim üretilebilecek bir ülkede, eğer emeklilik sistemleri iflas noktasında ise, buna yol açan siyasilere ve ilgili bürokratlara "basiret (!) madalyası" takmak lazım. Avrupa Birliği, yaşlanan nüfus yüzünden tıkanan emeklilik sistemlerine, genç Türkiye'den ithal edecekleri insan gücünü takviye olarak düşünüyor. Aynı insan gücüne halihazırda sahip durumdaki Türkiye'de ise sistem çöküyor. Üstelik Türkiye, istihdamın üzerindeki vergi ve prim yükü itibariyle OECD ülkeleri arasında birinci durumda. Sosyal güvenlik açıklarının, banka batıklarından, hortumdan, cari açıktan daha ciddi bir sorun olduğunu idrak etmemiz lazım.