Türkiye'de bir kısım insan mütemadiyen halüsinasyon görüyor, yaşadıkları düzenin yıkılacağı paranoyası içinde çırpınıyor. Tanımı psikiyatri ilmi yapmış. Biz bu paranoid durumun siyasette ve devlet idaresindeki yansımalarını gözlemliyoruz. Her türlü siyasi veya idari hadiseyi "rejim meselesi" boyutuna getiren CHP herhalde "siyasi paranoya ve obsesyon"un en nadide örneklerini sergiliyor. Bir idari yasa değişikliği bile onlar için rejimin temeline dinamit konulması mertebesinde. Kamu Yönetimi Tasarısı'na yönelik tutumları ortada. Devletin hantal merkezi yapısını yerelleştirerek hem çağdaş gereklere uygun, hem de vatandaş ile daha iç içe bir yönetim konseptini tarif eden tasarı, neredeyse "rejim düşmanlarının manifestosu" haline sokulmaya çalışılıyor. El insaf ! Tasarı'nın içeriği üzerinde bir fikir yürütülmüyor. Sadece, tasarının müellifi olan Başbakanlık Müsteşarı Dinçer'in yıllar önce yaptığı akademik bir tebliğdeki ifadeleri hem tasarının hem de hazırlayanın infazı için yeterli oluyor. CHP'nin "esen yelden hile sezen" bu tavrını görünce, seçmen oyuna dayanan bir siyasi parti olduklarına inanmakta cidden güçlük çekiyorum. Cadı Avı Ortaçağ'da, bağnaz Hristiyanlar, masum insanları, bir söz veya davranışlarından dolayı cadı olduklarına hükmedip yakarlarmış. Türkiye'de, bazı insanları şimdi veya önceden söyledikleri bir söz yüzünden hiç duraksamadan "rejim düşmanı" ilan edenleri gördükçe zihnimde "ortaçağdaki cadı avı görüntüleri" beliriyor. CHP yöneticileri çıkıp, "hükümetle mücadelede gerilla taktiklerinden", "Başbakanlık Müsteşarının izlenmesi gerektiğinden" bahsediyorlar. Akıl alacak gibi değil. Bunları söyleyen, seçilerek parlamentoya gelen milletvekilleri. Yani "izlenmeye", "gerilla taktiklerine" en başta karşı çıkması gereken insanlar. Demokratik sistemin sağlıklı işlemesi için muhalefet çok önemli bir unsur. Ancak, muhalefetin de sağlıklı olması şart. Zira, Türkiye'de istisnasız herkesin şikayet ettiği hantal bürokrasiyi ıslah edebilecek bir şans olarak görülmesi gereken bir yasa tasarısını, hiç tartışmadan "düşman manifestosu" ilan etmek, iz'an ve idrak sınırlarını aşıyor. Siyasi partiler statükoyu korumak için değil, iyileştirmek ve dinamikleştirmek için vardır. CHP bu açıdan kendini yeniden tarif etse iyi olur.