Değişimi doğru okuyamazsanız...

Tunus ve Mısır'daki halk hareketlerinin temel talebi daha fazla özgürlük ve demokrasi... Talep edenler kim? Müesses nizam tarafından itilip kakılan, ötekileştirilenler... Tepkileri kime ve neye? Yönetici elitler ile onların etrafındaki mütegallibe sınıfına... İdeolojik dayatmalara, tektipleştirici devlet baskılarına... *** Kuzey Afrika'da başlayan ve belki arap coğrafyasına da yayılacak bu halk isyanını doğru okumaktan aciz bizim aklıevveller ise önce tatlı bir heyecana kapıldılar. Türkiye'de de sokak sokak direnişten, halkın sesini yükseltmesinden filan bahsetmeye başladılar. Sonra ayakları biraz suya erer gibi oldu. Tunus ve Mısır'da ayaklananlar ile Türkiye'de AK Parti'ye oy verenlerin, benzer sosyolojik özellikte olduğunu gördüler. Öteki, taşralı, müesses nizamın değişmesini isteyenler yani... Üstüne üstlük, her iki ülkede talep edilen rejim değişikliği için örnek olarak Türkiye'deki siyasi yapı gösterilmeye başlandı. Mevcut iktidara karşı kullanılmaya çalışılan durum, iktidarı teyid eden bir örnek haline dönüyor şimdi... *** Ama statükocu-laikçi zümrede mevzu bitmiyor tabii... Şimdi de "Gannuşi Humeyni mi, Erdoğan mı" mevzusuna sarıldılar. Gannuşi, Tunus'un sürgündeki islami kanaat önderlerinden... Tunus'taki halk hareketine liderlik etmek üzere ülkesine dönerken "AK Parti modelini emsal alabileceklerini" söyledi. Haliyle bu beyan Tunus'tan AK Parti karşıtı malzeme çıkarmaya çalışanların keyfini kaçırdı. Mesela Nilgün Cerrahoğlu Cumhuriyet'teki Tunus'taki isyanın başlangıçta seküler olduğunu ama şimdi dini kisveye sokulmaya uğraşıldığını yazdı. Tut kelin perçeminden! *** Türkiye'nin ulusalcı-laikçi-statükocuları, Türkiye'deki toplumsal değişim talebini ve AK Parti fenomenini anlamamakta ısrarlılar... Daha da acıklısı, dünyayı ıskalamaya, değişimi görmemeye ve kendi muhayyel gerçekliklerinde yaşamaya devam ediyorlar.