Diyelim ki formülü çözdük

Eğitimde 3X4 için yaygara devam ededursun... 'Bu halkı kendi hâline bırakmayacaksın, kafasına vura vura eğiteceksin' zihniyeti 80 yıldır bu ülkede var. Son birkaç yıla kadar da o zihniyet hakimdi devlet erkinde... '8 yıl kesintisiz olmazsa bu halk kızları eve kapatır' diyen elitist-jakoben buyurganları hep birlikte izliyoruz. Diğer tarafta da 'yeter tepemize bindiğiniz, İHL'leri yok edemeyeceksiniz' diye ses yükseltenler var. Diyelim bir tarafın veya diğerinin dediği oldu. Eğitim denilen devasa mekanizmanın yerlerde sürünen müfredat kalitesi ne olacak peki? Şu andaki eğitimin kalitesinden memnun musunuz peki? Sınav labirentlerinde perişan hâle getirilmiş, Kurslarda, özel derslerde çocukluğu elinden alınıp paçavra edilmiş; Ezbere ve test çözmeye dayalı berbat bir düzen içinde düşünme, muhakeme etme, tartışma gibi insani melekeleri köreltilmiş; İlkokuldan başlayarak insanlık dışı bir yarışa sokularak neredeyse mankurtlaştırılmış; 'Bu ülkenin geleceği, umudu' diye nutuklara malzeme edilen yavrularımızın, çocukların, ergenlerin hâlini düşünüyor musunuz? Merkezî eğitim, merkezî müfredat, merkezî sınav sistemi... Ders kitabından, sınav sorusuna, törende okunacak şiirden, okulda giyilecek kıyafete her şeye ama her şeye devletin, merkezî otoritenin karar verdiği bu yapıdan ne kalite çıkar, ne ülkemizin geleceği! çocukların hayata hazırlandığı bir okul hayatı... Devletin ' her şeyi kontrolümde tutarım, ben karar veririm' saplantısının sona erdiği, Halkın, sivil toplumun daha fazla inisiyatif aldığı, Müfredatın, okunacak kitabın okullarca serbestçe belirlendiği, Bakanlığın asli vazifesinin prensip ve yerindelik denetimi ile sınırlandığı, Bir düzene geçilmedikçe, 'artılar eksileri' götürmeye ve sonucu 'hiç' ile eşdeğer olmaya devam edecek. Maalesef... Bir kez daha Stratfor Cumartesi yazımda Stratfor ile muadili olan finansal istihbarat şirketlerinin benzerliğinden bahsetmiştim. Topladığı bilgi ve istihbaratı müşterilerine ücreti karşılığında servis eden finansal istihbarat şirketlerinin yıllardır bu ülkede de legal biçimde faaliyette olduklarını, sektördeki herkesle tanışıp, görüştüklerini anlattığım bu yazıya kızan, hedef şaşırttığımı, hatta Stratfor'u önemsiz göstermeye çalıştığımı yazan mailler aldım. Dün Taraf'ta Stratfor'un müşterilerinin isimleri yayınlandı. Özel şirketlerden devlet kuruluşlarına onlarca müşteri, aldıkları rapor, analiz vs. için para ödüyorlar Stratfor'a... Doğal olanı da bu zaten... Türkiye küresel ekonominin ve siyasetin paydaşı oldukça ülke, şirket, bölge, endüstri analizleri için irili ufaklı birçok şirket olduğunu ve bunların ücret karşılığı müşterilerine hizmet verdiğini anlayacak. Finansal istihbarat şirketlerinin sahipleri eski bankacılar olur. Siyasal istihbarat şirketlerinin sahiplerinin de eski istihbaratçılar olması doğal... 'Küçük CIA' filan diyerek abartmanın gereği yok. Stratfor sızıntılarının hiçbir ülkede bu denli patırtı kopartmadığı bir vakıa... Biz de alışacağız.