Döviz içinde yüzmek

A -
A +

Merkez Bankasının döviz rezervleri tarihi zirvesinde: 57 milyar dolar. Bankacılık sisteminin rezervlerini de hesaba katarsak 80 milyar dolarlık bir döviz varlığından bahsediyoruz. Bunun içinde bankalardaki döviz mevduatı ve -hâlâ yastık altında duran dolarlar- yok. Sizin anlayacağınız, güzide ülkemizin kulaklarından döviz fışkırıyor. Beri tarafta cari açık 2005'te 22 milyar doları bulmuş. Milli Gelire oran olarak Macaristan'ın ardından dünya ikincisiyiz. Cari açık, ülkenin ödemeler dengesindeki negatif farkı anlatır. Yani Türkiye, kazandığı dövizden fazlasını harcamış. Bu nasıl çelişki demeyin sakın. Çelişki filan yok. Türkiye yurt dışı ile ticaretinde açık veriyor ama, ülkeye sermaye veya yatırım amaçlı gelen para bunun çok üstünsde olunca açık kapandığı gibi arz fazlası bile oluşuyor. Bu sebepledir ki, ülkesi Milli Gelirinin yüzde 6'sından fazla cari açık veren TCMB, tarihinin en yüksek döviz rezervlerine ulaşıyor. Üstelik yurdum insanı döviz biriktirmekten hâlâ vazgeçmediği, yani elindeki dövizi Türk Lirası ile değiştirmediği halde. Kur lobisi Tabiri eski MB başkanlarından ekonomistlere kadar birçok uzman kullandığı için beis görmüyorum: Türkiye'de kimi samimiyetle inandığı için, kimi de işine öyle geldiği için Türk Lirası'nın aşırı değerli olduğunu savunan ve kur sisteminin değişmesini, açık ifadesiyle döviz fiyatının müdahale yoluyla yükseltilmesini isteyen çok insan var. Tamam, bir an için kur sistemi değişsin diyelim. Ülkeye sermaye veya sıcak para girmeye devam ettiği sürece, değişen sistem ile neyi sağlayacağız? Merkez Bankası zaten piyasadan aldığı dövizlerle 57 milyara ulaşmış durumda. Daha ne yapabilir ki? Şu söylenebilir: MB faizleri düşürürse, kısa vadeli yabancı sermaye (yani sıcak para) girişi azalır ve kur yükselir. Ancak düşen faizler, enflasyonu nasıl etkiler diye düşünüyor muyuz? Pek zannetmiyorum. Kaldı ki, gelen sıcak parayı sadece yüksek faize bağlamak da çok akıl işi değil. Sermaye davranışlarını tek bir parametre ile izah etmek, her zaman ve her şartta bizi yanıltır. Bir tarafta her daim kötümser kalmaya -neredeyse- and içmiş yorumcular, diğer yanda da kendi verimsizlik ve tedbirsizliklerinin zararını makroekonomik dengelere yıkmaya çalışanlar... Olan, dört yıldır uygulanan ve Türkiye'de fiyat istikrarını nihayet sağlayan para politikalarına olacak. Ben ondan korkuyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.