Duygusal Ekonomi!

A -
A +

Amerikan piyasalarının çöküşünü 1929 buhranına benzetenler var. Oysa 1929 borsadaki çöküşle başlamışsa da iktisadi bir kriz idi. Şu anda yaşanansa tam bir spekülatif finans krizi... Reel iktisadi değerler ile spekülatif değerler arasındaki bağ neredeyse kopmuş olduğu için ortaya çıkan bir karmaşa var karşımızda... Petrolde veya diğer emtia fiyatlarında, iki yıldır arz-talep mekanizmasıyla izah edilemeyecek dalgalanmalar yaşanıyordu. İktisatta bir malın kullanım ve değişim değerleri vardır; arzın kısıtlı olduğu durumlarda fiyat yükselir, aksi durumda düşer. Ama küreselleşen piyasalarda dolaşan para miktarı muazzam biçimde artınca ortaya spekülatif kazanç peşinde koşan yatırımlar çıktı. Bu kazanç iştahını doyurmak için de piyasada "akıllara zarar denklemler içeren" yatırım araçları peydahlandı. Bu araçların kâğıt üzerindeki "şişmiş" değerlerini teyid eden bir "reel iktisadi değer" olmadığı anlaşılınca da balon hızla sönmeye başladı. *** Bu krizde bir şeyin daha eksikliği ortaya çıktı: İletişim yönetimi... Spekülasyonun bu kadar ön plana çıktığı bir piyasa ortamında psikolojileri yönetmek çok önemli... Reel ekonomilerde bir sorun yok iken, spekülatif piyasalardaki çöküş o ekonomileri de krize sokabiliyor. Bu esnada psikolojik iletişimi idare edebilenler, spekülasyonun reel ekonomiye etkisini de azaltıyorlar. Hakan Ateş'e helal olsun! Psikoloji yönetimine mükemmel bir örnek gördüm dün... Belçika devletinin el koyduğu Dexia'nın Türkiye'deki bankası olan Denizbank'ın CEO'su Hakan Ateş, tüm yöneticilerine bir e-mesaj göndermiş. Olay duyulur duyulmaz... "Müşterimiz her şeyin önündedir, kredi vermeye de hizmet vermeye de devam" diyor Hakan Ateş. "Haydi kaptanlar tam yol ileri!" diyerek bitirdiği mesajla krizin göbeğindeki bir kuruluşta psikolojik yönetimin nasıl olacağını gösteriyor Denizbank'ın CEO'su... Rüzgâr eser esmez kredileri geri çağıran, bilinen ifadesi ile "güneşte şemsiye verip yağmurda geri alan" banka yöneticilerine de örnek olur belki...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.