Usta Yazar Rauf Tamer, bir ülkede medeniyet seviyesinin kaldırım seviyesi ile ters orantılı olduğunu söylerdi. Hakikaten gelişmiş bir ülkede kaldırımların yerden yüksekliği azdır ve hep de aynı seviyededir; kimse kaldırıma park etmeye çalışmaz. Bu tür bir medeniyet kriteri de herhalde emniyet şeritleri olsa gerek. Medeni ülkelerde emniyet şeritleri, isimleriyle müsemma, acil ve zorunlu hallerde kullanılır. Hiçbir araç, keyfi olarak bu şeritlerde seyretmeyi akıl bile edemez. Nadiren yapan olursa da mutlaka okkalı bir ceza görür. ( Bu arada, medeni kelimesini sadece ekonomik yönden gelişmiş olarak algılamayın lütfen; beraber yaşamaya saygı ve toplum kurallarına uyumu da içeren bir medenilik benim bahsettiğim). Oysa, canım memleketim gibi gelişmekte olan (veyahut bir türlü gelişemeyen) ülkelerde emniyet şeritleri, herkesin canının istediğinde kullanabildiği, başkasının hakkını fütursuzca ihlal edebildiği alanlardır. Emniyet şeritleri, kendini uyanık zanneden az gelişmiş insan figürlerinin araç sürdüğü, normal şeritte bekleyen insanlara da enayi gözüyle baktığı sürüş parkurlarıdır Türkiye'de. "Yurdum insanı" emniyet şeritlerini işgal ederken, "yurdum polisi" de genellikle göz yummaktadır bu "oldu bittici" vatandaşlara. İhlali yapan ile engellemesi gerekirken seyreden insanlar, aynı eğitim düzeninin, sosyal yapının ve zihniyetin ürünleridir neticede. Kuralsızlığa mahkumiyet Gelişmiş toplumlar, ortak bilinç düzeyi yüksek insanlardan müteşekkil oluyor genellikle. Haliyle de toplumsal, kentsel kurallar, çoğunluk tarafından benimseniyor. İhlale yeltenenler ise istisna olmadan cezalandırıldıkları için de hiç kimsenin hakkı ihlal edilmemiş oluyor. Oysa Türkiye'de, toplum olarak düzenli ve uygar yaşamanın gereği olan kurallar, toplumu oluşturan bireylerin bir kısmınca uygulanmıyor. Ve bu uymama fiili, o derece doğal ve sürekli olarak yapılıyor ki, kurallara uygun yaşamak isteyen medeni insanların önünde iki seçenek kalıyor: Sürekli olarak haklarının ihlaline razı olmak veya etraflarında kural tanımaksızın yaşayan sürüye dahil olmak. Devlet mi? O, kuralsızlarla ve kurnazlığı işbilirlik zannedenlerle, görmezden gelmek konusunda örtülü mutabakata varmış bile.