En yalın hâliyle hayat...

A -
A +

Aslında en hakiki hâliyle demeliydim... Yalın ve sade olan, aynı zamanda her türlü ambalajdan, yapaylıktan arındırılmış olan değil midir? Modern zaman hayatları birer arzu ve hırs nesnesi hâline getirdi. Kazanmanın mutluluğun ön şartı zannedildiği, güç ve makamın tek etki unsuru olduğu bir garip zamanda yaşıyoruz. *** Ne sevginin tarifi sevgiye benziyor, ne muhabbetin... Parlak, gösterişli ama içi boş ilgilerin sevgi zannedildiği, fedakârlığın enayilikle eş değer tutulduğu bir hayat tarzında, hakiki haliyle sevgi, çok lezzetli ama gösterişsiz bir meyve gibi görünüyor... Her şeye arzu nesnesi olarak bakan gözler, -lezzetsiz de olsa- parlak ve gösterişli olan meyveye teveccüh ediyorlar zira.. *** Sevginin gösterişli ama lezzetsiz, renksiz, kokusuz bir meta haline geldiği yerde, aşk da her zaman ikame edilebilen, yerine başka şeylerin konulabildiği bir sathi duygudan başka bir şey olmuyor haliyle... Bakın etrafınıza: Birbirinden çabucak hoşlanıveren, en zor ve yavaş olması gereken duygusal yakınlaşmayı bir hamlede sağlayan insanlar ne kadar çok... Hoşlanıyor, ilgi duyuyor, seviyor... Bir hamlede... Sonra vazgeçiyor, hoşlanmıyor, ilgi duymuyor...Yine bir hamlede... Kolayca, tüketerek, nesneleştirerek... *** "Bunu neden yapıyorsun?" sorusuna "sevdiğim için, değer verdiğim için, ehemmiyet verdiğim için, layık gördüğüm için" cevabını verdiğimde, anlayamayan bakışlarla karşılaşıyorum genellikle... Ben de aynı anlayamayan bakışlarla bakıyorum karşımdakine... Bir şeyler yapıyorsa insan, zaten bu sebeplerle yapmalı değil mi? Niye şaşırıp garipsiyorlar o halde? Hayatı nesneleştirdikçe, haz duymayı mutlu olmak, arzu etmeyi sevmek zannettikçe insanlar, onlar bana, ben onlara şaşırıp duracağız. Ne yapalım!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.