Endişelenmeli miyiz?

A -
A +

Farkındaysanız, son iki haftada birçok sıcak mevzu zihinlere doluştu. Gelin kısaca bu mevzuları turlayalım: 1. Referandum karmaşası çok bilinmeyenli denklem gibi. Hangi sonucun bizi nasıl etkileyeceğine dair külliyetli miktarda yorum ortalığı sarmış durumda. 2. Fransa'nın AB üyeliğimize yönelik tavrı: Yıl sonunda müzakere tarihi alacağımıza dair kuvvetli inanç ile her türlü iyimserliği hazmeden piyasalar için, Fransa'nın olumsuza meyleden söylemi tedirginliğe yol açıyor. 3. ABD'nin faiz artırım sinyali, tüm gelişmekte olan ve dış kaynağa ihtiyaç duyan ülke gibi Türkiye'yi de yakından etkiliyor. Yükselen dolar, borcunun ve ithalatının çoğu bu para biriminden olan ülkemizin cari dengesine tesir edecektir. 4. Dış ticaret açığı, ithalatın ihracattan daha çok artması sebebiyle yükseliyor. İlk iki ayda 3,8 milyar dolar artan açık, şubatta yüzde 100 yükseldi. Lakin... Alın size kucak dolusu endişe ve kötümserlik kaynağı. Hepsi yorumsuz ve cari gerçekler. Ekonomimizi etkileyecek nitelikte oldukları da inkar edilemez. Peki karalar mı bağlayalım. Tabii ki hayır. Türkiye, ekonomik iyileşmede çok yol aldı. Evet, daha çok emek sarf edilecek ama, ekonominin güçlendiğine dair sinyaller, yukarıdaki gelişmelerin olumsuz etkilerini yönetebileceğini gösteriyor. Mesela dış ticaret açığı. İthalat artıyor ama bu sene turizm gelirlerinde 10 milyar doların üzeri bekleniyor. Ekonomiye yastık altı döviz girişi de devam ediyor. Eğer terör vs. gibi ters bir etki olmazsa, ithalatın yol açtığı açığı buralardan kapatırız ve cari açık büyük sorun olmaz. Hakeza, yükselen dolar faizi, Türkiye'nin Eurobond'larının faizini artırır ama, içeride düşen enflasyon, TL faizlerin bir miktar daha inmesini sağlayabilir. Kıbrıs belirsiz ama, Türk hükümetinin zigzag çizmeyen yapıcı ve net tavrı, Türkiye'nin elini uluslararası sahada güçlendirmekte. Gelişmekte olan ülkeler, FED'in aldığı karardan olumsuz etkilenecekler ama ülkemiz, IMF destekli istikrar programının arkasına çok güçlü bir hükümet iradesi koyduğu için, bu etki bizim için sınırlı olacaktır. O halde, muhtemel risklerin farkında olalım ama ekonomik gidişata da, "Hükümet, aklın ve istikrarın gereğini yaptığı müddetçe" itimat edelim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.