Enseyi de karartma, tedbirsiz de olma

A -
A +

Felaket tellallığı yapmaktan "marazi bir keyif" duyan insanlar var; son krizde buna gerçekten inandım. Yorum adı altında, uyarı adı altında öyle bir endişe ve korku zerkediliyor ki, neredeyse "ört ki ölem" diyeceğiz. Küresel çaptaki bu muazzam finansal krizden bizler de etkileneceğiz; aklıselim sahibi hiç kimse aksini söyleyemez zaten. Ama gelişmiş ülkelerde finansal sistemi çöküşün eşiğine getiren unsurların bizim sistemimizde ne ölçüde var olduğunu ve kırılganlık noktalarını düşünmeden yapılan "uyarı"ların ve yorumların, krizin etkilerini "olduğundan daha şiddetli" hissetmemizden başka neye yarayacağını kestiremiyorum doğrusu... *** "Felaket tahmincileri"ni bir tarafa bırakıp, aklıselim analizlere bir örnek vereyim. MÜSİAD hafta sonunda "Krizden korunma yöntemleri" başlığıyla bir dizi tavsiye içeren bir rapor yayınladı. Krizin küresel boyuttaki şiddetinin farkında olan ve Türkiye'nin de bu olağanüstü kargaşanın tesirine maruz kalacağını kabul eden MÜSİAD, benzeri yaşanmamış bu finansal çöküşün reel sektöre sirayet etmemesi için şu tavsiyelerde bulunuyor: -Günlük haberlerin etkisiyle irrasyonel kararlar vermekten kaçının. -Küresel piyasalarda alınan tedbirlerle gelen yasal düzenlemeleri dikkatle takip edin. -Satış ve pazarlamada fazla agresif olmayın, küresel krizden daha az etkilenen ülkelere yönelik satış çabasında olun. Büyüme hedeflerini daha muhafazakâr tutun. -Maliyet yönetiminde daha etkin olun, rekabet gücünü artırmak için maliyetlerinizi kontrol etmeye çalışın. -Olabildiğince likiditenizi muhafaza edin. Stok seviyelerinizi düşürerek ve yatırımlarınızı yayarak elinizdeki nakdi artırmaya yönelin. -Kur ve açık pozisyon riski almamaya, ödeme ve tahsilatlarınızın aynı döviz cinsinden olmasına gayret edin. -Borçlanmadan mümkün olduğunca kaçının, özkaynaklarınızı çeşitlendirmeye çalışın. *** Pembe tablo çizilmeden ama felaket tellallığı ile de zihinler bulandırılmadan nasıl uyarıcı olunabileceğine güzel bir örnek, MÜSİAD'ın raporu. Darısı diğer "SİAD"ların başına...Felaket tellallığı yapmaktan "marazi bir keyif" duyan insanlar var; son krizde buna gerçekten inandım. Yorum adı altında, uyarı adı altında öyle bir endişe ve korku zerkediliyor ki, neredeyse "ört ki ölem" diyeceğiz. Küresel çaptaki bu muazzam finansal krizden bizler de etkileneceğiz; aklıselim sahibi hiç kimse aksini söyleyemez zaten. Ama gelişmiş ülkelerde finansal sistemi çöküşün eşiğine getiren unsurların bizim sistemimizde ne ölçüde var olduğunu ve kırılganlık noktalarını düşünmeden yapılan "uyarı"ların ve yorumların, krizin etkilerini "olduğundan daha şiddetli" hissetmemizden başka neye yarayacağını kestiremiyorum doğrusu... *** "Felaket tahmincileri"ni bir tarafa bırakıp, aklıselim analizlere bir örnek vereyim. MÜSİAD hafta sonunda "Krizden korunma yöntemleri" başlığıyla bir dizi tavsiye içeren bir rapor yayınladı. Krizin küresel boyuttaki şiddetinin farkında olan ve Türkiye'nin de bu olağanüstü kargaşanın tesirine maruz kalacağını kabul eden MÜSİAD, benzeri yaşanmamış bu finansal çöküşün reel sektöre sirayet etmemesi için şu tavsiyelerde bulunuyor: -Günlük haberlerin etkisiyle irrasyonel kararlar vermekten kaçının. -Küresel piyasalarda alınan tedbirlerle gelen yasal düzenlemeleri dikkatle takip edin. -Satış ve pazarlamada fazla agresif olmayın, küresel krizden daha az etkilenen ülkelere yönelik satış çabasında olun. Büyüme hedeflerini daha muhafazakâr tutun. -Maliyet yönetiminde daha etkin olun, rekabet gücünü artırmak için maliyetlerinizi kontrol etmeye çalışın. -Olabildiğince likiditenizi muhafaza edin. Stok seviyelerinizi düşürerek ve yatırımlarınızı yayarak elinizdeki nakdi artırmaya yönelin. -Kur ve açık pozisyon riski almamaya, ödeme ve tahsilatlarınızın aynı döviz cinsinden olmasına gayret edin. -Borçlanmadan mümkün olduğunca kaçının, özkaynaklarınızı çeşitlendirmeye çalışın. *** Pembe tablo çizilmeden ama felaket tellallığı ile de zihinler bulandırılmadan nasıl uyarıcı olunabileceğine güzel bir örnek, MÜSİAD'ın raporu. Darısı diğer "SİAD"ların başına...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.