Merkez Bankasında devir teslim oldu. Durmuş Yılmaz tutarlı ve mütevazı bir başkan olarak dönemini tamamladı. 8 yıldır PPK üyesi ve 5 yıldır başkan yardımcısı olan Erdem Başçı yeni başkan... Merkez Bankası herhangi bir bürokratik kurum değil... Ekonominin ana bileşenlerinden para politikasının kurgulandığı ve uygulandığı, ülkenin parasının patronu olan bir kurum... Haliyle yeni başkan hakkında yorumlar yapılıyor, yapılacak. Lakin, bazı yorumcularda 'bir türlü giderilemeyen' bir bağımsızlık evhamı var. 'MB bağımsızlığını koruyabilecek mi? Yeni başkan hükümetin dümen suyuna girer mi?' soruları hemen sökün ediyor. *** Merkez Bankası'nın bağımsızlığı, herkesin kabul ettiği, kanunla belirlenmiş bir kural... Fiyat istikrarını siyasetin gündelik etkilerinden uzak tutmak için belirlenmiş ve kimsenin itirazı olmayan bir kural üstelik... Erdem Başçı, geçtiğimiz dönemde eski başkan Yılmaz'ın hep yanında gördüğümüz, uygulanan politikalar ve alınan kararlarda etkin olan başkan yardımcısı değil miydi? Veya şöyle söyleyelim: Durmuş Yılmaz, Başçı'ya rağmen mi Banka'nın bağımsızlığını korudu? Böyle birşey olabilir mi? O halde bu evham niye? *** MB bağımsızlığı, son tahlilde ekonominin selameti için faydalı... Tıpkı mali disiplin gibi... Hükümet, kendi yararına olan bir kuralı bozar mı? Kendi inisiyatifinde olan mali disiplini seçim yılında bile koruyan bir iktidar, MB bağımsızlığını ortadan kaldırmayı neden istesin ki? *** Anlaşılan o ki, bazı yorumcular için MB bağımsızlığı, hükümetin ekonomi politikalarını umursamayan, bildiğini okuyan, istişare ve işbirliğine kapalı ortodoks bir bağımsızlık... O kadar ki, AK Parti'nin seçim beyannamesindeki 'faizleri ve enflasyonu düşürdük' ifadesini bile 'bağımsızlığı ihlal niyeti' olarak okuyorlar. Bağımsızlık bir araçtır; ekonominin bir bütün olarak istikrarlı olması, borçlanma maliyetinin düşmesi, enflasyonun gerilemesi için bir araç... Eğer bunu bir tabu olarak uygulamayı isterseniz, ekonomi yönetimi ile aranıza Çin seddi çekerseniz, araç amaç haline gelir ve sadece egonuzu tatmin edersiniz. Ülke ekonomisine fayda ise teferruat olarak kalır. Erdem Başçı'nın MB bağımsızlığına itirazı olduğunu sanmıyorum; ama bunu bir tabu değil, bir fayda aracı olarak görecek pragmatizme de sahip olduğunu düşünüyorum.