Ezber ve Slogan

A -
A +

Sloganlar fikirlerin yerine geçiyorsa, orada bir şeyler yanlış gidiyor demektir. Zira sloganlar, "bu böyledir" tarzında itiraz kabul etmeyen söylemler, kategorik fikirler genellikle totaliter sistemlerin, tepeden inmeci yönetimlerin araçlarıdır. Eski komünist blok ülkelerine bakınca hep "belletilen" doğrular, coşturan "sloganlar" göze çarpar. Demokratik toplumlarda pek de rastlanmaması gereken "kalıplaşmış ve tartışılmaz doğrular" silsilesi, ne yazık ki bu güzel ülkede de düşünce siyaset alanını işgal etmekte... Yıllardır tüm topluma belletilmeye çalışılan resmi söylemler, "bir de bu açıdan düşünsek" diyenlerin karşısına dikiliveriyor. Türkiye geliştikçe, iktisadi refah yaygınlaştıkça çevre siyasette de yönetimde de daha çok pay talep ediyor. Bu talepten rahatsız olan statüko da "ezberlerine" sarılıyor. Oysa ekonomik gelişim, değişimi de kaçınılmaz olarak beraberinde getiriyor. Resmi söylemin ezberlenmiş doğruları da haliyle kadük oluyor. İyi ama... "Bu hükümet ülkeyi borç batağına soktu". İşte size bir ezber. Halbuki borcun Milli Gelire oranı beş yıl önce yüzde 90'larda idi, şimdi ise 50'lere indi. AK Parti'den aday olan Mehmet Şimşek, rakamların bu kadar saptırılmasına hayret ettiğini söylüyor. "Laiklik elden gidiyor". Başka bir ezber. Bağımsız aday Baskın Oran "ezber bozan sözlük"te esas sıkıntının laiklik değil, taşra sermayesinin, sırtını devlete yaslayan burjuvazinin imtiyazlı alanlarına girmek istemesi olduğunu söylüyor. Düşman, tehlike, bölünme, işgal... Bu korku unsurları zihinlerde "gri alanlar" oluşturuyor. İnsanların umut ile beslenen sağlıklı karar verme süreçleri böylelikle engelleniyor. Türkiye'nin bu slogan sarmalından çıkması için ezberlerin bozulması lazım. Bulutlar güneşin ışığını engeller, güneşin varlığını değil...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.