Zina tantanası durulunca, kadim ve sürekli konularımız zihinlerimizin derinliklerinden su yüzüne çıkıyor birer birer. Mesela Faiz Dışı Fazla (FDF), mesela Cari Açık, mesela döviz kurları. IMF ile yürütülen yeni dönem stand-by görüşmelerindeki en çetin müzakereler FDF konusunda geçecek gibi görünüyor. Hükümet, yatırım konusunda elini kolunu bağlayan yüzde 6,5 'luk hedefi önümüzdeki dönemde kademeli olarak düşürmek istiyor. IMF ise, borç yükünün ve reel faizlerin halen yüksek olduğunu öne sürerek, indirime yanaşmıyor. Gelin biraz yorumlayalım konuyu. Türkiye'nin yıllardır başına bela olan en büyük problemi nedir? Yüksek borçlanma ve anormal reel faizler, değil mi? 1994'ten sonra Türk ekonomisinin iliğini sömüren ve güçsüz, ayakta duramaz bir hale çeviren iç borç sarmalı yüzünden, birkaç yüzbin insan anormal zenginleşirken, milyonlarca insan yoksullaştı. O halde, düşen enflasyon ve sağlanan bütçe disiplinine paralel olarak kamu borcunu nisbi olarak da, mutlak olarak da azaltması gerekiyor Hükümetin. Tabii aynı zamanda reel faizin de düşeceğini öngörerek. Önce borçtan kurtulalım Kamu yatırımı, Hükümetlerin en önemli güç alanları tabii ki. Ak Parti hükümeti de, bütçedeki yatırım kaynağını artırmanın yolunu FDF üzerinden görüyor. Oysa, şunu gözden kaçırmamak lazım. Son iki yılda Türkiye'nin iç borcu'nun Milli Gelir'e oranı azalıyor ama borcu azalmıyor. Nominal olarak, yani rakam bazında borç artıyor. Reel faizler de, üç sene öncesindeki gibi vahşi boyutlarda olmasa da, yüzde 14-15 gibi oranlarla hala irkiltici düzeylerde. O halde, şu borcu başımıza bela olma seviyesinden, "tahammül edilebilir" seviyelere indirmek öncelikli hedef olmalı. Evet ekonominin büyümesi için yatırım lazım, işsizliğin azalması için yatırım lazım. Ancak Hükümet, FDF hedefini aşağı çekmek yerine, kararlı bir şekilde faizleri aşağı çekmeye çalışırsa, hem borç yükünü hafifletmeye başlar, hem de özel sektörün yatırım ortamını iyileştirir. Yani bir bakıma yatırımların önemli kısmı devlet değil, özel sektör eliyle yapılır. Türkiyeínin ne yapıp edip borcunu ve faizini azaltması lazım. Milli Gelirin yüzde 70'inden az borca, yüzde 5-8 arası reel faiz ödeyen bir Türkiye'de yatırımlar kendiliğinden çoğalır, hiç merak etmeyin.