Dünya piyasaları iki gündür biraz nefes alır gibi oldu. Haliyle bizim piyasalar da... Aslında dünyada moraller Lehman Brothers'in raporuyla tam çökecekti ki, FED Başkanı'nın açıklamaları hayat öpücüğü gibi oldu. Bernanke, finansal piyasaların arkasında duracaklarını ve zorda olan bankalara destek vermeye devam edeceklerini açıklayınca ibreler yukarıya döndü. Bernanke'nin söylediklerinin özeti şu: Finans kuruluşlarının batmasına izin vermeyeceğiz ve piyasayı likidite olarak rahatlatmaya devam edeceğiz. *** Peki bu toparlanma genel bir iyileşmenin işareti mi? Bence değil... Zira borçlanma piyasasındaki kriz devam ediyor; tüm dünyada enflasyonda yükseliş sinyalleri devam ediyor. En önemlisi ekonomik büyümedeki yavaşlama sinyalleri devam ediyor. Bernanke'nin açıklamaları sadece bir "çöküş" yaşanması korkusunu azaltıyor. Ama ekonomilerde genel bir düzelme sinyali olarak algılanabilecek herhangi bir gelişme yok. Dev bankaların, bir kısmı açıklanmış, bir kısmı halen bilançolarda gizli duran zararlarının 1 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Enerji fiyatlarının ve gıda fiyatlarının yakın gelecekte ucuzlaması pek mümkün görünmüyor. Yani büyük resimdeki risk ve tehditler halen yerinde duruyor. *** Piyasalardaki kısmi düzelmeyi doğru okumak lazım. Küresel finans krizinin reel sektöre etkileri henüz tam olarak yansımadı. FED "biz buradayız, korkmayın" diyor ama ABD Merkez Bankası'nın, finans piyasalardaki zararı tümüyle üstlenmesi mümkün değil. Bernanke'nin sözleri "banka batışlarına izin vermeyecekleri" şeklinde okunmalı... Yani sistemin çökmesine müsaade etmeyecekler; ama sistemin iyileşip ekonomik büyümeyi yeniden destekler hale gelmesi şimdilik mümkün değil... Dolayısıyla gereksiz bir iyimserliğe kapılmaya gerek yok. Önümüzdeki dönem -hele Türkiye gibi cari açığı yüksek ve enerji faturası kabarık bir ülke için- tedbir ve dikkat gerektiriyor. Panik yapmamalıyız ama temkini de elden bırakmamalıyız. Bir de -ekonominin selameti açısından- AK Parti'nin kapatılmamasını temenni etmeliyiz.