Güç

A -
A +

TBMM tarihine geçecek bir sürat ve mutabakatla yapılan 'şike yasası değişikliğinin' Cumhurbaşkanı'ndan veto yeme ihtimali belirince, Kulüpler Birliği hemen çakmış açıklamayı: Bir an evvel sonuçlandırılsın. Gerçi açıklamayı 'arzederiz' ile bitirmişler ama mesaj net: Herkes bu değişiklikte mutabık, gecikmezse iyi olur. Futbol kulüplerinin gücünü ve etkinliğini görünce insanın ağzı açık kalıyor. Düşünebiliyor musunuz, ülke için muaccel konularda bile taban tabana zıt olan 4 siyasi parti şike kanununu değiştirecek önergeye anında imza atıyorlar. Genel Kurul olağanüstü bir hızla yasayı onaylıyor ve hemen Köşk'e gönderiyor. Cumhurbaşkanı 'biraz inceleyeceğim' diyecek oluyor, Kulüpler Birliği 'bir an evvel çıksa iyi olur' diye üst perdeden açıklamayı çakıyor. 'Kuyudan adam çıkartma' amaçlı bu yasa değişikliği için 'faaliyet' başladığında,hükümetteki ağırlığı aşikâr olan Bülent Arınç 'olmaz, olmamalı' demişti. Ama oldu, yasa 'jet hızıyla' değişti. Şimdi de Cumhurbaşkanı Gül 'bir an evvel' onaylasın diye bastırılıyor. Arınç'ın 'şık olmadı, Meclis'in itibarını da zedeledi' sözlerine rağmen... Futbolu yönetenlerin gücü etkileyici gerçekten... Marka Kulüpler Birliği şike yasasındaki değişikliği 'Türk futbolunun marka değeri' açısından önemsiyormuş. 6 ay önce,şu anda değiştirmek için çırpındıkları yasa çıksın diye uğraşırlarken de yine 'marka değeri' idi amaç... 'Türk futbolunun marka değeri' kulüp yöneticilerinin korunma klişesi galiba... Hani bu ülkede ne zaman birileri çıkıp da sistemin çürümüşlüğünü, demokrasinin noksanlarını filan eleştirecek olsa hemen devreye sokulan 'birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyulan şu zamanda' klişesi gibi... 'Şike yapana ağır ceza verilsin-Türk futbolunun marka değeri zarar görür' 'Kulüplerin borçları tartışılsın-aman efendim Türk futbolunun marka değeri' 'Türkiye sönmüş yıldızların keyif mekânı oldu, yabancı futbolcu transferleri eleştirilsin-sakın ha, Türk futbolunun marka değeri yıpranır' Şu 'marka değeri'ni hesaplayıverin bir zahmet de, öğrenelim. Köpeğin kokladığı gurur Londra'da Heathrow yolu boyunca THY reklamları var. Aslında birçok ülkede aynı... Bir otobüste, bilboardda, dergide, otelin TV'sinde karşınıza çıkabiliyor THY logosu... Hoş ve mutluluk verici bir duygu... Ne de olsa bu ülkenin bayrak taşıyıcı hava yolu... Lakin, küresel hava yolu, başka ülke havaalanlarında yolcularının itibarını gözetmeli... Her havaalanını bilmiyorum ama en azından Heathrow'da durum pek öyle değil... Tarih 28 Kasım. 200 kişinin biniş kartı sadece 3 kontuardan verildiği için yolcular bir saat kuyrukta bekliyorlar. Kartı almayı başaranları ise 2 saatlik kalkış rötarı müjdesi bekliyor. Kalkış saati 'nihayet' geldiğindeyse uçağın kapısında bir sürpriz bekliyor yolcuları: Köpekler... Yolcular THY uçağına havaalanı emniyetinin köpeklerince koklanarak binebiliyorlar. Dünya hava yolu olmak gurur verici.. Ama dünya havaalanlarında yolcularına iyi muamele edilmesini sağlamak da bu gururun bir parçası olmalı, değil mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.