Bir ülkenin yönetim biçimi kutsal mıdır? Kutsal olmalı mıdır? Dinî kuralları temel alan bir devlet biçimine kutsallık atfedilmesi belki anlaşılabilir ama cumhuriyet olduğu iddia edilen ve tanımı gereği halk çoğunluğunun tercihini esas alması gereken bir yönetim kutsal mıdır? Türkiye'de Kemalist zümrenin cumhuriyet tanımına bakarsanız cumhuriyet hem kutsaldır, hem de her şeydir. 29 Ekim dolayısıyla belediyeler kutlama -ve kutsama- afişi yarışına girdikleri için, caddeler ilginç örneklerden geçilmiyor. 'Cumhuriyet parasız eğitimdir' diyor bir afiş; bir diğeri 'adil yargılama hakkıdır' diyor. 'Cumhuriyetin sınıfsız bir toplum olduğunu' iddia ederek bugünkü kapitalist sisteme ters takla attıranlar da mevcut... Fazilettir, aydınlıktır gibi bilindik tarifleri saymıyorum. Huşu içinde devam ediyor cumhuriyet güzellemeleri... Bu 88 yıldır hep vardı; şaşırtıcı değil... Ancak ideolojik vesayetin tek belirleyici olduğu toplum düzeninde göze batmayan bu 'irrasyonel cumhuriyet tarifleri' artık trajik bir hal almaya başladı. Her durum, olay ve konuya uygun bir 'Atatürk sözü' üretildiği gibi, 'duruma uyarlanmış' cumhuriyet tarifleri de ortalığı kaplamaya başladı. İlk defa sivil iradenin yapacağı bir anayasa ile ülkenin 'gerçekten' demokratikleşmesini umud ederken, cumhuriyeti de hakkıyla tartışmak gerekiyor artık... Her farklı görüşe, itiraza veya eleştiriye 'cumhuriyetin kazanımları elden gidiyor' diye muhayyel bir korku duvarı örmeye çalışan 'kırmızı çizgiciler'e bir kez daha sormak lazım: Nedir bu 'cumhuriyetin kazanımları?' Cevapların 'cumhuriyet olmasaydı sen babanı bilemezdin' seviyesinde olmaması şartıyla tabii... Zehir Ulusalcılık -siz buna milliyetçilik de diyebilirsiniz- hep övülegeldi, bir erdem olarak kabul edildi bu ülkede... Bahsettiğim 'mensup olduğu milleti sevmek' değil... Milletini sevmeyi dogmatik bir üstünlük olarak görmeyi kastediyorum. Ötekileştirmeye, şovenizme, nefrete çabucak kayabilme riski olan tehlikeli bir duygu milliyetçilik... Sığ ve 'milli' eğitimle şartlandırılmış insanlarda acıtıcı ve tahrip edici bir tehlike bu... Milliyetçilik zehirli bir duygu dediğim için çok kızanlar oldu. Van depreminde çoğunluk canla başla sadece yardım etmeye çalışırken, yardım ederken bile 'ama' diyenlerden yardım diye bayrak gönderenlere, 'taş atarken iyi miydi' diyenlere, ırkçı nefretin nerelere savrulduğunu hep birlikte gördük. Zehir derken bunu kastediyordum işte...