İçimizdeki düşman

Merak etmeyin, "iç düşman-dış düşman" hezeyanlarına kapılmadım. Düşmanları olduğunu vehmederek kendisini önemli gösterenlerden de değilim. Peki nedir başlıktaki "içimizdeki düşman"? Hikmet ehli bir güzel insanın önümüze koyduğu sarsıcı bir hakikat... Düşmanı dışarıda değil, özümüzde aramamız gerektiğini ve ruhumuza sızabilen bu düşmanı alt edebildiğimiz oranda hak ve doğrulukla mücehhez insan olabileceğimizi anlatan bir hakikat... *** O düşmanın ismi nefs... Kibrin, kalp kırmanın, bencilliğin, Yalanın, iftiranın, hilenin kaynağı ve müsebbibi olan nefs... Güleryüze karşı öfkeyi, tatlı dile karşı kavgayı kışkırtan nefs... Varoluş sebebi insanı kötülüğe, felakete götürmek olan nefs... Herşeyden önce şerrinden, zararından korunmamız gereken düşman o işte.. *** Modern zaman insanının en büyük yanılgısı, bireyselleşme ile bencilleşme arasındaki çizgiyi farketmemesi... Farkedemediği için de, akıp giden hayatı sadece kendine göre tanzim edebileceğini zannediyor birçoğu... Hatta tanzim ettiğini düşünüyor. Oysa, "içteki düşmanın, yani nefsin, yani süper egonun" ürettiği bir illüzyon bu... Hayatın, kendimiz için olduğu kadar başkaları için de değerli olduğunu ve esasen hayatın "başkaları ile birlikte" güzel olduğunu anlamak için bu düşmanı yenmemiz şart... Siz bu düşmana -meşrebinize göre- ister "nefs" deyin, ister "süper ego"... Ama o'nu yenmeye bakın. Birey olmakla bencil olmak arasındaki keskin çizgiyi aşmak istemiyorsanız...