İki Başkan

A -
A +

Ekonomide bağımsız kurullar -veya doğru ifadesi ile özerk kurullar- çok önemli ve bir o kadar da gerekli... Hakeza özerk Merkez Bankası da öyle... Türkiye, 2001 krizine bodoslama girerken, bankacılık sistemi dökülür vaziyetteydi. Düzenleyici otoritenin durumunu ise ne siz sorun ne ben anlatayım. Sermaye piyasaları ise, düzenleyici kurumun sopası altında inliyordu. 2001 krizi çok büyük hasarlara yol açtı ama Türkiye'nin zihnini de açtı. Hatalardan, yanlış kişi ve kurumlardan arınmaya vesile oldu. *** Bu hafta İstanbul'da iki önemli toplantı vardı: Küresel Ekonomik Sempozyum ve İstanbul Finans Zirvesi... Önemli ekonomistler, Babacan, Şimşek, bankacılar... Kalburüstü konuşmacılar geçidi gibiydi her iki toplantı da... Ben işin orasında değilim. BDDK Başkanı Tevfik Bilgin ve SPK Başkanı Vedat Akgiray'ın konuşmalarındaki yalın, anlaşılır ve olan bitenin farkında olduklarını gösteren üslup etkiledi beni... Herşeye tepeden bakan devlet gibi değil, düzenledikleri piyasa ve kuruluşları bilen, anlayan ve herkesin iyiliğine olan kararları almaya çalışan iki başkan dinledim toplantılarda... *** BDDK Başkanı, "bankalar para kazanmalı ama müşteriyi üzmemeli" derken, "serbest piyasa-regülasyonlu piyasa" ayrımını ortaya koydu. BDDK 3-4 yıl önce sermaye yeterlilik rasyosunu ve kaldıraç oranını sıkı tuttuğu için bankalar homurdanıyorlardı. 2008'de dünyanın üzerine çöken finans kabusu bu ülkenin üzerine çökmediyse, BDDK'nın öngörülü tedbirlerinin bunda büyük rolü var. Bankacılar da bu hakkı teslim ediyorlar zaten... *** On yılda neredeyse bir arpa boyu yol giden sermaye piyasaları ise, Akgiray'ın SPK Başkanı olmasıyla tabir yerinde ise "neşvü nema" buldu. Ne yaptı SPK Başkanı? Bir yandan şirketleri halka açılmaya cesaretlendirdi, öte yandan SPK'yı "piyasa dostu" olmaya yönlendirdi. *** Ekonomide özerk kurumlar önemli... Lakin o kurulların başında da, özerkliği "alikıran başkesenlik" olarak uygulamayan, halden ve işten anlayan, yol gösterici, cesaretlendirici başkanlar gerekiyor. Şimdi olduğu gibi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.