İkinci dalga

A -
A +

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın ikinci bir kriz dalgasına hazırlıklı olmak gerektiğini söyleyince yorumcu milletine de gün doğdu. "Kriz her an kapıda"cılar "Bakan bizim söylediğimize geldi" derken, "bize bir şey olmaz"cılar "dalga bize değmez" havasında... Oysa Bakan Babacan "işler iyiye gitse bile tedbiri elden bırakmamak, gevşememek lazım" diyor özetle... Sonuna kadar haklı... Türkiye'de ekonomi büyüyor, üretim ve tüketim artıyor ama dünyada işler o kadar da iç açıcı değil... Gelişmiş ülkeler durgunluktan bir türlü kurtulamıyorlar. İşte gördünüz, FED tahvil alarak piyasalara 600 milyar dolar vereceğini açıkladı. Etkisi iki gün sürdü. 600 milyar doların yetersiz olduğunu söyleyenler dahi oldu. Yeterli olsa dahi, piyasaya verilen bu paranın enflasyon olarak dönmesi kaçınılmaz... Geçtiğimiz günlerde ABD Hazinesi enflasyona endeksli tahvil ihraç etmişti. Hatta gazetelere "eksi faizli tahvil" diye yansımıştı. Halbuki, o tahvile yatırımcılar, piyasalara pompalanan trilyonlarca doların eninde sonunda yüksek enflasyon olarak döneceğini düşünerek bugün eksi faize razı oldular. Kısacası, piyasaya para vererek çözüldü zannedilen sorunlar, yarın daha yapısal başka sorunlara dönüşebilir. *** Şunu da gözden kaçırmayalım: Temkinli olmak, kötümser olmayı gerektirmez. Türkiye ekonomisi, gelişmiş ülkelerin kaotik durumundan ayrıştı. Ülkede umut veren bir dinamizm ve tempo var. Demokratikleştikçe ve kaynaklarını hareketlendirdikçe bu tempo da artacaktır. Lakin global bir dünyada yaşadığımızı da unutmamamız lazım... Tedbir alalım, yolumuza devam edelim...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.