Türkiye'nin Irak'a asker göndermesi siyasetin öncelikli gündemine oturmakla birlikte piyasalar henüz etkilenme aşamasına gelmedi. Dolayısıyla rakamlar üzerindeki tesiri henüz sınırlı düzeyde. Görebildiğimiz kadarıyla Ankara'da bir hayli yoğun bir trafik ve müzakere var. Mart tezkeresinin şoku henüz hafızalarda taze olduğu için, hükümet temkinli gidiyor. Parti grubunda da, kamuoyunda da tepkileri ölçerek, biraz da alıştırarak karar sürecini oluşturmaya çalışıyor. Her ne kadar Başbakan ve Yardımcısı henüz bir karar vermediklerini söylüyorlarsa da, hükümetin asker gönderme kararını "zımnen" de olsa aldığı, konuşmaların satır aralarında hissediliyor. Sıkıntı meclis grubunun ikna edilmesinde ve ikinci bir red kaosu yaşanmamasında. Böyle bir durum hem iktidarı (özellikle de Tayyip Erdoğan'ın şahsi iktidarını) sallar, hem de ekonomiyi. Piyasaların dikkati Şimdi Ankara'nın beklediği ABD ve Irak'tan gelecek heyetler ve Türkiye'nin sorularına verilecek cevaplar. Önümüzdeki hafta Ankara'nın gündeminin yavaş yavaş finans piyasalarının da gündemi olmaya başlayacağını tahmin ediyorum.Irak'a asker gönderme konusunun ekonomiyi neden bu denli etkilediği artık herkesin malumu. Yine de mevcut fotoğrafı analiz ettiğimizde öncelikle IMF'nin desteğinin dolaylı olarak ABD'nin tavrına bağlı olduğunu görüyoruz. 11 milyar dolarlık borcun ertelenmesinin ve Başkan Yardımcısı Fischer'in " Türkiye uluslararası desteği hak ediyor" açıklamasının ,Irak'a asker gönderme kararının öncesinde verilen avanslar olduğunu iddia eden analistler var. Tabii ki IMF'nin mevcut pozitif tavrını tamamen buna bağlamamak gerekir. Hakkını verelim, Türkiye de beşinci gözden geçirmeyi geç olsa da başarıyla tamamladı ve AB uyum yasalarında da olağanüstü bir performans sergiledi. Ancak IMF'nin, en büyük finansörü konumundaki ABD'den tamamiyle bağımsız hareket etmesini beklemek safdillik olur. ABD ile iyi geçinmenin, ekonomimiz için arzettiği önem daha iyi anlaşılıyor değil mi? Birinci tezkere krizinden tecrübeli hükümetin bu defa yaş tahtaya basmayacağı ve kararı sağlama aldıktan sonra tasarıyı Meclis'e sevk edeceğini düşünüyorum. Şartları iyi belirlenmiş ve çerçevesi dikkatle çizilmiş bir "asker gönderme" operasyonu, Türkiye ekonomisini menfi etkilemeyecektir. Yılsonuna doğru yapılacak 6. gözden geçirmeden önce, bu süreç iktidar tarafından iyi yönetilirse, yeni yıla daha umut verici bir ekonomi ile başlayabiliriz.