İstikrar tamam, ya katma değer?

Türkiye'nin önemi ve değeri artıyor diye seviniyoruz. Artıyor da... Gün geçmiyor ki bir yabancı rapor veya gazete Türkiye'nin ekonomik başarısından söz etmesin. Ülke büyüyor, refah düzeyi artıyor. Gelişmiş ülkeleri sarsan kriz, Türkiye'nin "aradan sıyrılabilmesi" için zemin hazırlıyor. Lakin bunu sürekli kılmak için üretimin gelişmesi ve rekabetin güçlenmesi lazım... Sürekli dış açık vererek büyümeyi devam ettirmek mümkün değil... Sadece üreterek de büyümeyi kalıcı hale getiremeyiz. Üretimin katma değerinin yükselmesi lazım... Bunun için de Türkiye'nin sanayi gelişimini hızlandırması gerekiyor. Hükümetin gündeminde olan "Sanayi Strateji Belgesi" bu bakımdan çok önemli... *** Türkiye'de sanayi üretiminin bir yol haritasına ihtiyacı olduğunu ilk söyleyenlerden biri olan, Makine Tanıtım Grubu Başkanı Adnan Dalgakıran ile konuştum. "Strateji belgesi, hiç en azından üzerinde tartışacağımız bir zemin oluşturur" diyor. Türkiye'nin emek yoğun sanayi üretimiyle gidecek fazla bir yeri olmadığını söylüyor. Artan cari açık şu anda sıcak para ile fonlanıyor. Doğrudan yabancı yatırım yok denecek kadar az... Türkiye ekonomik bir güç olacaksa, sanayi üretiminin ve ihracatının artışı ile olacak. Dalgakıran'ın verdiği bir istatistik ise, katma değerli üretim noktasında nerede durduğumuzu apaçık gösteriyor: Toplam ihracatın içinde orta ve yüksek teknolojili üretimin payı sadece yüzde 5... Yani üretimin hamallığını yapıyoruz. *** Türkiye'nin dünyada başa oynayabileceği 2-3 sektör belirlemesi lazım... Adnan Dalgakıran "açıklanacak sanayi strateji belgesi, bu sektörleri tespit eder ve yönlendirici olursa işe yarar" diyor. Aksi halde, geçmişte DPT'nin yaptığı ve arşiv olmaktan başka işe yaramamış strateji çalışmalarına bir yenisi daha eklenir. Uygulama esasları da en az strateji kadar önemli... "Bu da siyasi iradeye bağlı" diyor Dalgakıran... Yani dikkatler, Sanayi Bakanı Nihat Ergün'ün açıklayacağı strateji belgesine eşlik edecek eylem planına yoğunlaşmalı...