Aklı selim sahibi herkesin artık seyretmekten ikrah ettiği bir senaryo... İpsiz sapsız bir tetikçi, tetikçinin şahsında çizilmeye çalışılan "radikal" görünüm, ölümüyle gerilimi artıracak "dikkat çekici" bir kurban... Ve "kanlı eller", "düşman odaklar" "hain emeller" tarzı rutin laflar... Benim ampirik bir kriterim var. Gerçek failleri belli olmayan her saldırıda, saldırının sonuçlarının kimin işine gelebileceğini anlamaya çalışırım. Çocukluktan yeni çıkmış bir serseri, kendini gaza getirecek ve profesyonelce bir iz sürme sonucu, şehrin göbeğinde bir gazeteciyi öldürecek! "Fikirlerine kızdım, vurdum" diyecek! Ve biz buna inanacağız! Geçiniz bunları! Toplumun bam telinin nerede olduğunu çok iyi bilen, bu güzel ülkenin demokrasi ve özgürleşme yolunda ilerlemesini içine sindiremeyen, seçilmiş iktidarı köşeye sıkıştırmaya çalışan bir iradenin bu cinayetin "bir yerlerinde" olduğunu anlamak çok mu zor? Cumartesi günü bizim gazetenin birinci sayfasında bu bakımdan çok manidar bir tesadüf vardı. Sayfanın üstünde Dink suikastı, manşette ise "2007'de Türkiye'ye onmilyarlarca dolar yabancı sermaye akacağı" haberi vardı. İronik biçimde, suikastın aslında neyi hedeflediğini gösteriyordu aynı sayfada buluşan bu iki haber: Türkiye'yi istikrarsızlaştır ki, gelişimi ve büyümesi dursun, daha çok demokrasi, daha çok refah talep edemesin! Vatan sevmek Hrant Dink, bu coğrafyada doğmuş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir Ermeni idi. Düşündüklerini yazıyordu ve -beğensek de beğenmesek de- bunu toplumla paylaşıyordu. Fikre fikirle karşı çıkmak yerine, "hamaset odaklı bir linç"in mağduru haline getirildi. Vatanı sevmeyi, "kaba ve slogancı bir tepkisellik" olarak algılayanlar için yazdıklarım sempatik görünmeyebilir. Lakin yaşadığımız vatanı, mensub olduğumuz milleti sevmek, ona ve onun geleceğine inanmak demektir. Vatanı sevmek, o vatanda yaşayan insanların, ırklarına bakılmaksızın "yurttaş" olduklarını, herkesin kanun önünde ve yurttaşlık ortak paydasında eşit olduğunu kabul etmektir. Demokratik haklara sahip çıkmak, vergi ödemek, yasalara uymak, insanların hayat tarzlarına saygı duymaktır. Üretmektir vatan sevgisi, bu ülkenin geleceğinin daha müreffeh olmasına çabalamaktır. Farklılıklara saygı duymak, fikirlere tahammül etmektir. Hamaset ve sloganla körüklenen kaba ulusalcılığın ülkeyi getirdiği yer ortada. Bu ülkeyi "hakikaten" seviyorsak ne yapmamız gerektiği de...