Kaydın dışında, hayatın içinde

A -
A +

Çalışma Bakanlığı bir araştırma yapmış ve Türkiye'de kayıtdışı ekonominin Milli Gelire oranının % 50'nin üzerinde olduğunu bulmuş. Yani ülkenin ürettiği ve kayda aldığı her 100 liranın yanında 35 lira da kayıtsız, dolayısıyla vergisiz üretiliyor. Kayıtdışı çalışan insan sayısını biliyor musunuz? 10 milyon kişi. Peki sosyal güvenlik sisteminin ve devletin bu yüzden kaybı ne kadar? 12 milyar dolar. Fiilen çökmüş olan ama şimdi bir çatı altında birleştirilen ve yeni kanunla reforme edilen sosyal güvenlik sisteminin iki katilinden birisi kayıtdışı istihdam, diğeri de erken emeklilik. Her ikisi de siyasi popülizm ve kötü yönetimlerin sonucu. Kayıtdışılık dünyanın en gelişmiş ülkelerinde bile var. Sıfır kayıtdışı olması pratikte tabii ki mümkün değil. Yüzde 5-10 mertebesindeki bir kaçak, ekonomilerce tolere edilebilir ama yüzde 50'yi bulan bir kayıtdışı ile bir ülkenin gelişmişler kategorisine girmesi fiilen mümkün olamaz. Kayıt altına alınmadan yürütülen bir ekonomik faaliyet, belki o faaliyetin taraflarına geçim temin eder; yani bir iktisadi faaliyet olarak katma değer oluşturur. Ama devletin bu katma değerden alması gereken pay, yani vergi arada kaynar gider, zira devlet resmi olarak bu faaliyetten haberdar değildir. Rüşvet Transparency International'ın yaptığı bir araştırmada ise Türkiye rüşvetin en çok görüldüğü dördüncü ülke olmuş. Kayıtdışılık ve rüşvet... Ortak paydaları ise aynı: İktisadi yozlaşma. Gelir dağılımı dengesizliği, vergilerin yüksekliği, denetim noksanı... Hepsi birer sebep belki. Ama temelde, sosyal gelişimini, daha doğrusu dönüşümünü tamamlayamamış, tüketim arzusu kışkırtılmış bir toplum yatıyor. "Para kazanalım ama, ne şekilde olursa olsun" dürtüsü, iş ahlakının ve hakkaniyet duygusunun önüne geçince ne kayıtdışı azalıyor, ne de rüşvet liginde geriliyoruz. Çok beğendiğim bir haberci şöyle demişti: "Özal Türkiye'nin ufkunu açtı ama, insanlardaki tüketim duygusunun kontrolsüzce açığa çıkmasına da fırsat verdi. Ve sosyal değerler fena halde erozyona uğradı". Ve galiba haklıydı da. Zira Türkiye büyüyor, milli gelir artıyor, gelişiyor ama ne kayıtdışı azalıyor ne de rüşvet...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.