Çokça bilinen benzetmelerdir: Kadife eldivenli demir yumruk, melek yüzlü şeytan gibi... Menfi olmadığı düşünülen ama aslında menfi ve zararlı olan bir kişi veya eylemi anlatmak için kullanılır. Geçen hafta, İMKB'de ciddi pozisyonları olduğunu bildiğimiz bir yabancı fon yöneticisinin TV'ye verdiği beyanatı okuyunca, bu tarz metaforlar aklıma geldi. Adam İstanbul borsasında yönettiği fon adına hisse senedi alıp satıyor. Sonra çıkıp -hisse ismi de vererek- "borsa yüzde şu kadar düşer, şu zamana kadar düşer" diye beyanat veriyor. Bunu yayınlayan televizyon kanalı da "mal bulmuş mağribi" gibi gün boyunca bu sözleri yayınlıyor. Aynı grubun haber siteleri de "Borsada çöküş! Büyük düzeltme başladı mı?" başlıklarıyla goygoy korosuna katılıyor. Yatırımcıyı da etkiliyorlar, fiyatları da... *** Peki bir fon yöneticisi yatırım yaptığı piyasa hakkında yorum yapamaz mı? Yapar ama kendi müşterilerine... Rapor yazar, yatırım tavsiyesinde bulunur, hisse senedi önerir. Lakin bunları -piyasayı etkileyecek beyanlarla- yayınlayamaz. Sermaye piyasası yöneticiliği dikkat ve rikkat gerektirir. Lafı tartarak, süzgeçten geçirerek ve itinalı ifadelerle söyler. *** Pozisyon taşıdığı bir piyasada, "kendi pozisyonlarını da etkileyebilecek" yönlendirici beyanlar vermenin bir tarifi ve ismi olmalı... Üstelik bunu, "yabancı fon" kisvesi altında yapınca daha da etkili ve yönlendirici olduğunu da gözden kaçırmadan... Sermaye Piyasası Kurulu da İMKB de borsada yatırımcı adedini çoğaltmak için uğraşıyor. SPK ve İMKB Başkanları Borsayı "çok riskli" gören mütereddit yatırımcıları hisse senedi piyasasına yöneltmek için halka arz seferberlikleri, yatırımcı seferberlikleri başlatıyorlar. Ama geçen hafta yaşanan "yabancı fon yöneticisi konuştu, borsa çöktü" tarzı sansasyonel haberler ne yatırımcı sayısını artırır, ne de güveni... Var olan mütereddit algıyı artırmaktan başka da bir işe yaramaz. Yaramıyor da...