Koalisyon kültürü-komplo kültürü

A -
A +

"Sen çal biz oynayalım" türünden bir gündem daha ısıtılmaya başlanıyor galiba. Mini seçim adıyla yapılan bir anketin sonuçlarının gelecek seçimde koalisyonu işaret ettiğine vurgu yapılarak "koalisyon kültürüne alışmaktan" bahsediliyor. Mevcut tek partili (AK Partili) iktidar yapısını içine bir türlü sindiremeyenlerin de hemen yapıştığı bir söylem; koalisyon kültürüne alışmak. Almanya'daki, İtalya'daki gibi çok ortaklı bir hükümete vurgu yapılıyor. Geniş temsil, birlikte yönetme kültürü... Kulağa hoş gelen tabirler. Ama demokrasiyi hâlâ hazmedemeyen, kendi vatandaşını "öteki" diye gören jakoben zihniyetin bürokrasiden medyaya her yerde var olduğu bir ülkeden bahsediyoruz. Bu ülke demokrasisinin ve ekonomisinin kalitesini eş zamanlı olarak ilerletmeye çalışıyor. Demokrasiyi "gerekli görüldükçe ara verilebilen" bir sistem değil, beraber yaşamanın vazgeçilmezi olan bir hayat biçimi olarak benimsemeye çalışıyor. Başbakan'ın "bürokratik oligarşi" tanımını biraz daha genişletip "seçkinler oligarşisi" diyelim isterseniz. İşte bu oligarşik yapının zaten küçümsediği halk, bir de hiç hazzetmediği bir siyasi heyeti seçimde işbaşına getirince keyifler iyice kaçıyor. Üstelik bu siyasi heyet AB ve ekonomi konusunda görmezden gelinemeyecek başarılar elde edip seçkinlerin elindeki argümanları birer birer alınca, "bari koalisyon olsa" temennileri duyulmaya başlıyor. ? Geçmiş çok yakın Lakin Türkiye'nin 90'lı yılları "koalisyonlarca tarumar edilmiş feci yıllar" olarak hafızalardan silinmedi. Zaten silinmemeli de. Ama seçkinci oligarşi "koalisyon kültürü" gibi çekici tabirlerle halkın zihninde "felaketle eş anlamlı olan koalisyonu", kabul edilebilir kılmaya çalışıyor. Oysa lafı dolandırmaya gerek yok. Türkiye'de, kendi insanını düşman gören jakoben zihniyet ortadan çekilip demokrasi tam olarak yerleşmedikçe koalisyon kültürü lafı güzaftır. Belki koalisyon kaosundan bahsedilebilir. Koalisyonların on yılda bu ülkeye yaşattığı perişanlık da, tek partili istikrarın getirdiği gelişmişlik de ortadadır. Hayatı komplo tadında yaşayan paranoidler ve "ötekilerin ancak kendi bahşettikleri yaşam alanında yaşaması gerektiğini düşünen seçkinciler" var oldukça koalisyon değil ama olsa olsa bir komplo kültüründen bahsedilebilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.