Kupamanduka

A -
A +

Yani "kuyudaki kurbağa"... Hintli bir hikâyenin kahramanı... Hayatı bir kuyunun içinde geçen, dünyası o kuyudan ibaret bir kurbağa... Dışarıdaki dünyaya korku ve şüpheyle bakan; hayatını sınırlayan kuyunun duvarlarını hayatının güvencesi sayan... Nobel'li iktisatçı Amartya Sen'in bir yazısında okumuştum bu şahane metaforu; Osman Ulagay da son kitabında bahsediyor. Türkiye'nin statükocu zümresini "kuyudaki kurbağa"ya benzetiyor. Değişime, yenilenmeye şiddetle karşı çıkan, statükonun devam etmesini hayat-memat meselesi olarak gören laikçi orta sınıf ve elitler, dünyadan dogmalarla yalıtılmış "kuyu"larında yaşıyorlar. Dünyadaki muazzam ekonomik dönüşümü fark etmeden, Türkiye'deki müthiş sosyal değişimi de görmezden gelerek... *** Oysa bu ülke, on yıllar boyu gecikmiş -veya geciktirilmiş- bir toplumsal yapılanma sürecine girmiş durumda... Seksenli yılların başında rahmetli Özal kapağı açtı ve cin şişeden çıktı. Köylü olan ve hep köylü kalması istenenler, refahtan, ekonomiden, siyasetten daha çok pay istiyorlar artık. Hakları olduğunu düşündükleri payı... On yıllar boyunca duvarın berisinde duranlar şimdi yeni orta sınıfı oluşturuyorlar. Ve bu durum düzenin "cici çocuklarının" keyfini fena halde kaçırıyor. *** Bu ülkenin insanları, "buyuran" devlet ve "tepeden bakan" elitist zümre ile hemhal olmak istemiyor artık. Bugüne kadar köylü diye, taşralı diye küçümsenenler, toplumun asli unsurları haline gelmeye başladılar. Küreselleşen dünya ile kurdukları pragmatik ilişki sayesinde hem siyasetten hem refahtan daha çok pay alıyorlar. Hayat tarzlarını modern dünyanın gereklerine göre yeniden tanzim ediyor, kent hayatında daha görünür hale geliyorlar. Statükonun seçkinlerini ve laikçi orta sınıfı çıldırtan da bu zaten... Dünün ezik taşralılarının, onlarla aynı ictimai düzleme gelmelerini kabullenemiyorlar bir türlü. Lakin, bu gerçek bir sosyal dönüşüm. Zihinlerini sloganlardan arındırabilseler, bu gerçeğin farkına varacaklar. Tabii, "gerçek" ile olan bağları tamamen kopmadıysa...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.