Mali Kural ve IMF

Geçen hafta Mali Kural'a ilişkin yasa hazırlıklarının yapılmakta olduğu haberleri gazetelere yansıdı. Sürpriz değil, zira birkaç ay önce Başbakan Yardımcısı Babacan Orta Vadeli Program'ı açıklarken Mali Kural uygulamasının da sinyalini vermişti. Yasa şimdi hazırlandığına göre, en erken 2011'de yürürlüğe girer Mali Kural... Belki 2012'ye bırakılır; zira 2011 seçim yılı ve hükümet seçim arefesinde, harcama yetkisini yasa ile sınırlamak istemez. Nedir Mali Kural? Bütçe açığı, büyüme oranı gibi parametrelerin yasa ile belirlenerek sınırlanması demek aslında... Bir bakıma kamu açığının tehlikeli bir hal almaması için hükümetlerin, açığı diledikleri şekilde büyütmelerini, bir diğer ifade ile popülist harcamalarını engellemek için yasal sınırlama getirilmesi de diyebiliriz. *** Orta Vadeli Program uygulanmaya devam edilirse... Mali Kural'ın da filan tarihte yürürlüğe gireceği hükümet tarafından ilan edilirse... IMF'ye ihtiyacımız yine de olur mu? Eskiden dünya Türkiye'nin mali politikalarına güvenmez, kamu açıklarının büyümesinden korkardı. Bugün Yunanistan'ın yaptığı gibi, birçok veriyi gizlemesinden veya çarpıtmasından korkardı. Türkiye de bu endişeleri haklı çıkartırdı(!) Bu yüzden de IMF bir sigorta, gözetici, güvence olarak istenirdi. IMF parası kadar önemli, hatta daha daha elzem ihtiyaç bu idi. *** Şimdi... Orta Vadeli Program ortada iken... Mali Kural için de yasa çıkacağına göre... Güven için IMF'ye ihtiyaç var mı gerçekten? Yok gibi duruyor, değil mi? O halde sebep kaynak...Yani IMF parası... Bu paranın Hazine'nin elini rahatlatacağı, bütçeyi ferahlatacağı beklentisiyle IMF anlaşmasına evet denildiği izlenimi de giderek güçleniyor. Eh, bu da bir tercih tabii... Ama "biz IMF ile niye anlaşmak istiyoruz?" sorusunun cevabını, sadece akademisyen yazarların değil, ortalama sanayicinin, esnafın, ücretlinin, velhasıl herkesin anlayabileceği sadelikte ve berraklıkta alabilsek iyi olacak. Zihnimizi rahatlatmış oluruz hiç olmazsa...