4 Aralıkta ilaç fiyatlarında radikal bir değişiklik oluyor: fiyatlar hatırı sayılır biçimde ucuzluyor. Nasıl? Birincisi, AB ülkesi referans fiyatının % 80'i olan hesaplama % 60'a çekiliyor. İkincisi, kamu kurumlarına % 13 iskonto uygulaması başlıyor. Bunun tercümesi, ilaç fiyatlarında yarı yarıya ucuzlama demektir. Bu düzenlemeden en çok devlet kazançlı çıkacak; zira satılan 100 liralık ilacın 90 lirasını devlet alıyor. Bu işten devletin kazancının 3.5 milyar TL olacağını tahmin ediyorlar. İkinci kazanan ise vatandaş: Eğer SGK'lı ise, ödediği katkı payı azalacak; özel hasta ise ödediği ilaç parasında ciddi azalma olacak. *** Pazar ekonomisinin temel kuralı: Birileri kazanıyorsa, birileri de kaybediyordur. Bu işin kaybedeni ise ilaç firmaları ile eczaneler... Hem cirodan, hem de ellerindeki stoktaki değer düşüşünden kaybedecekler. Ne yapalım, bugüne kadar kazandıklarına saysınlar diyebilirsiniz. Ama, dememek lazım... Adil ve şeffaf bir ekonomik düzende, bir alışverişin kuralları değiştiriliyorsa, ya iki tarafın da rızasıyla olmalı, ya da değiştiren taraf, diğer tarafın mağduriyetini telafi etmeli... *** İlaç sektörü, tüm dünyada çok tartışılan, rekabet ve kâr hırsları yüzünden eleştirilen bir sektör... Bir makalenin içine sığmayacak kadar uzun ve karmaşık bir konu bu... Lakin işin içinde, çoğu orta boy esnaf olan on binlerce eczane var. Hadi ciro düşüşü, ticaretin cilvesidir deyip geçelim. Ama ellerindeki mal stokunun değeri, bir kararname ile yarı yarıya azalıyorsa -ki öyle olacak- bu gözardı edilmemeli... Gözardı da edilmez herhalde diye düşünüyorum... Yol TRT 2'de yayınlanan Ekonomi Ajandası programında, Ulaştırma Bakanı Yıldırım'ın, Seda Akbay'ın bir sorusuna verdiği cevap hoşuma gitti. "Açılım önce milletin yolunu açmakla başlar." Uygar bir ulaşımın ülke açısından önemini anlatan veciz bir ifade olarak not ettim.