Uzun yıllar sonra ilk defa bir hükümet, mali ve bütçe hedeflerini tutturdu Türkiye'de. Enflasyon, Bütçe açığı, faiz dışı fazla rakamları sene başı hedefleri doğrultusunda. Ama aynı hükümet, çok önemli bir başka hedeften ciddi oranda sapma ile kapattı 2003 yılını: Özelleştirme. Yani bitmeyen aşkımızın hikayesi. Sene başında konulan hedef 4 milyar dolar; sene sonu rakamı ise bunun onda biri. 2003 özelleştirme hedefinin omurgasını teşkil eden ihalelerden ikisi başarısız oldu, birisi ertelendi. Yani elde edilen sonuç umut yeşertici değildi. Zaten Özelleştirme İdaresi Başkanı da verdiği bir mülakatta "sonuçların başarısız"lığını teyit etti. Türkiye'de , devletin ekonomik hayattan çekilmesi ve düzenleyici rolünü pekiştirmesi gerektirdiğine inananlar , umutlarını "son kez" 2004 yılına taşıdı. Bu sene içinde de özelleştirmenin ana arterlerinde müşahhas ilerlemeler sağlanamazsa, boşuna avutmayalım kendimizi. Önümüzdeki bir yıllık süre, başarı veya fiyasko dönemi olacaktır özelleştirme açısından. Herhalde hükümet de farkındadır trenin artık kaçmakta olduğunun ve akılcı bir yol izleyecektir. Malın değeri alıcısıyla ölçülür Özelleştirme sürecinde devlet satacağı şirket veya varlığa tabii ki bir değer biçer. Ancak, muhtemel alıcılar, piyasa koşulları ve beklentileri doğrultusunda kendi ödeyecekleri değeri tespit ederler. Müzakerede başlangıç noktası, işte bu değerdir. Eğer serbest piyasa koşulları içinde hareket edilecekse bu prensip kabul edilmiş demektir. Tabii ki, başlangıç değeri üzerinden pazarlıklar vs. yapılacaktır. Ama satış işleminden amaç, alıcıyı razı olabileceği maksimum değere çıkarabilmektir. Alıcıyı, sizin belirlediğiniz değere zorlamak değil. Eğer ortaya çıkan rakamlar, malın sahibi olan devletin beklentilerinin çok altında ise, o takdirde öncelik ne ise ona göre davranılacaktır. Türkiye'de devletin özelleştirmedeki tavrı, son bir yıldaki dolar yatırımcısına benziyor. Parası dolarda olanlar, hedefledikleri değere ulaşmayınca bir türlü satmadılar. Ama dolar sürekli değer kaybetti, şimdi ise bir yıl önce razı olmadıkları fiyatın neredeyse yüzde yirmi aşağısına satıyorlar dolarlarını. Bugün Tüpraş'ın ihalesi sonuçlanıyor. Hükümetin özelleştirmedeki kararlılığını ve pragmatikliğini ölçme imkanımız olacak. Bekleyelim, görelim.