Sermaye Piyasası büyümeye kaynak sağlar mı?

Türkiye'nin iktisadi olarak büyüme ihtiyacı aşikâr... Bu ihtiyaç hem acil hem de elzem... Teğet geçti mi geçmedi mi ekonomistler tartışadursun ama 2009'da yüzde 6 küçüldü ekonomi... İşsiz sayısına bir milyon yeni kişi eklendi. İhracat yüzde 30 azaldı. 2010'da büyümenin tekrar başlaması bu yüzden hayati önemde... Ekonomik büyüme ve istihdam üretim artışı ile sağlanır. Ve yeni yatırımlarla... Bu da yeni finansman ihtiyacı, yeni kaynak gerektirir. Sermaye piyasası ise, bu kaynağın en sağlıklı ve kaliteli biçimde bulunabileceği yer... Ama halka arz, ama şirket tahvil ihracı, ama sermaye artırımı veya stratejik ortaklık... *** Şirketlerin, yatırımları ve işletme sermayeleri için kaynak üretebilmelerinde 2010 senesi uygun ortamı sağlayacak gibi görünüyor. Halka arzlar sırada, teknik tabiriyle pipeline'da... Yılın en büyük halka arzı olacağı anlaşılan Koza Altın bu konuda ön almış durumda... 800 milyon lirayı aşacağı tahmin edilen bu halka arz, başarılı olursa diğerleri için de yol açıcı olacak. *** Bu ülkenin organize sermaye piyasası neredeyse çeyrek asırlık geçmişe sahip... Ama halka açık şirket sayılarına, halka açıklık oranlarına baktığımızda çeyrek asrın hakkını verdiğimiz pek de söylenemez. Türkiye son 25 yılda 10 kat büyürken, büyümenin finansmanını daha ziyade borçlanarak yaptı. Sermaye piyasalarının katkısı biraz marjinal kaldı. Şimdi bu marjinal faydayı esas faydaya çevirebilecek bir konjonktür oluşabilir. SPK'nın ve İMKB'nin başkanları halka arz ve tahvil ihraçlarını samimiyetle teşvik ediyorlar. Piyasa şartları da olgunlaşırsa, bu yıl halka arzda parlak bir yıl olabilir. Türkiye de sermaye piyasasının nimetlerinden çeyrek asır sonra istifade eder.