Siyaset yeniden umut mu oluyor?

Siyasi krizdi, belirsizlikti derken, pandoranın kutusu açıldı ve Türkiye, tarihinin en derin ekonomik krizini yaşadıktan 17 ay sonra, bu defa tarihinin en derin siyasi krizi ile karşı karşıya kaldı. Ne hazindir ki, bu ülkeye tarihinin en sarsıcı ekonomik buhranını yaşatan 57. hükümet, siyasi karmaşanın da kaynağı oldu. Tüm bunlara rağmen, son bir haftadaki inanılmaz boyutta siyasi kargaşa, istifalar, belirsizliklere rağmen ekonomi ve piyasalardaki dalgalanmalar sınırlı kaldı. Hatta, borsa olumlu beklentilerin içine girip ciddi bir yükselişle haftayı kapadı. Dolar sabit kaldı, bono faizleri birkaç puan geriledi. En ufak siyasi karmaşanın bile altüst ettiği piyasalara ve ekonomik yapıya aşina olan Türkiye için, bu sakin piyasa bir hayli şaşırtıcı oldu. Neydi acaba bunu sebebi ? İrili ufaklı birçok sebep bulunabilir ama piyasaların makul ve dengeli reaksiyon vermesinin altında iki temel faktörü görmemiz gerekir:1.) Ekonomi yönetiminin, kısa süreli siyasi çalkantılardan etkilenmeyecek şekilde özerkleştirildiğinin ortaya çıkması. 2.) Son yıllarda insanların nefret etmeye başladığı kısır siyasetin yerine, insanlara umut veren bir siyasi anlayışın belirmekte olduğu. Kemal Derviş'in söylediği Ekonomideki yapısal düzenlemelerin ve bilhassa özerk kurumların ekonominin emniyet noktaları olduğu ve siyasetin ekonomiyi eskiden olduğu kadar etkilemeyeceği konusu Derviş tarafından gündeme getirilmişti. "Erken seçim ekonomiyi etkilemez" diyen Derviş, Türkiye gerçeğini bilmemekle suçlanmıştı. Ama gelinen noktada şunu görebiliyoruz. Kısa vadeli siyasi krizler veya muhtemel bir seçim beklentisi ekonomiyi allak bullak etmiyor. Merkez Bankası ve Hazine, özerk yapılarının da getirdiği hareket serbestisi ile çabuk hareket edip şokları karşılayabiliyorlar. Son iki ayda, ülkenin başında fiilen bir hükümet -neredeyse - yokken bile ekonomik programın sürdürülebilmesi de bu durumun teyididir. Artık görülmüştür ki, bir seçim ortamına girildiğinde, siyasetçi ekonomiye elini sokamayacak, seçim yatırımları gibi uygulamalarla ekonomik dengeleri bozamayacaktır. Türkiye'de son politik krizle beraber yeni bir şey daha ortaya çıktı. Birkaç yıldır siyasetten nefret derecesine gelmiş, siyasetçiyi ülkenin başına dert olarak gören insanlar, son karmaşanın içinden çıkabilecek siyasi oluşumlara umutla bakmaya başladılar. Türkiye'de birçok kişi şunun farkına vardı. Siyasi yapılanması ve siyasi iradesi eksik olan bir ekonomik iyileşme başarısızlığa mahkumdur. Eğer bu ülke demokratik bir yönetim tarzını benimsemişse, yönetim organının oluşması ve manivelayı çevirmesinin yolu siyasetten geçer. Teknisyen sadece düzenlemeleri yapar, analiz eder ve tavsiye eder. Bunu hakkıyla ve dürüstçe icra edecek olan yönetim kuvvetini siyaset içinden çıkaracaktır. Bu sebeple, Türkiye'de siyasetin yeniden umut olacağı zeminlere doğru hareketlenmesi bile başlı başına olumlu bir gelişmedir. Yine de dikkat Türkiye şu anda bir siyasi karmaşa ve belirsizlik içindedir. Bu dalgalanma, içinden yeni bir yapıyı doğuracağı ümidiyle insanları olumlu beklentilere yöneltmektedir. Siyasi aktörlerin , en azından belli ülke çıkarları konusunda uzlaşmaya yönelebileceği ihtimali bile siyasetin yeniden umut olmasını sağlayabilir. Ancak şu gerçeği net bir şekilde anlamalıyız. Eğer siyasi istikrarsızlık uzarsa , belirsizlik derinleşirse ekonomi için felaket günleri hızla gelecektir. Son günlerde yeni siyasi oluşumun estirdiği hava ile moda olan bir terim var: iyimser bir belirsizlik. Unutmamak gerekir ki, ekonomide belirsizliğin iyisi, iyimseri olmaz. Önünü göremeyen bir ekonominin iyileşme ihtimali yok denecek kadar azdır. Dolayısıyla, siyasi krizin kısa vadede ekonomiyi baş aşağı etmemesine sevinelim, siyasetin insanlar için yeniden umut olmasına sevinelim ama , belirsizliğin henüz ortadan kalkmadığını, önümüzde net ve belirli bir siyasi yapılanmanın henüz oluşmadığını da görelim. Siyasette yeni oluşum deyince, eski yüzlerin parlatılıp yeni ambalajlarla ve siyaset mühendisliğiyle değil, "yeni" kelimesinin hakkını verecek ve insanlara gerçekten "yeni ve güzel" olanı vaadeden oluşumları görmek bizleri herhalde daha çok sevindirecektir.