Türkiye Türkiye olur

"Türkiye Malezya olur mu?". Son günlerin akıllara seza ve bir o kadar da saçma gündemi bu. Sun'i gündem desek daha iyi olur aslında. Statükonun seçkinlerinin ortaya sürdükleri bir korku objesi. Eskiden bu hezeyanın başka bir versiyonu, "gerektikçe" sürülürdü piyasaya: Türkiye İran olur mu? O kadar bayatladı ve inandırıcılığını kaybetti ki, yeni bir "saçmalık" bulmak şart oldu. Ve bulundu: Türkiye Malezya olur mu? Aslında bu hezeyanı ortaya atanlar da biliyorlar bunun saçma olduğunu. Ama dert başka. Şehirli veya taşralı orta sınıf, hem ekonomide hem devlet idaresinde daha çok pay almaya başladı. Üstelik talep eden, hakkını arayan, eşit olması gerektiğini hissettiren, özgürlük diyen, demokrasi diyen, statükonun dayatmalarına tepki gösterebilen bir orta sınıf var. Giderek kentlileşen ve burjuvalaşan bir orta sınıf. Elden giden Bürokratik elit ve etrafında kümelenen "statüko müstefidleri"ni gerim gerim geren, sinirlerini zıplatan, "şu elden gidiyor, bu elden gidiyor" dedirten, esasen bu toplumsal dönüşümdür. Yani, laiklik, cumhuriyet filan elden gitmiyor ama birşeylerin de elden gitmekte olduğu belli.. Manivela elden gidiyor mesela; bürokratik ve iktisadi imtiyazlar, devletin buyurganlığı elden gidiyor. Düne kadar şartsız itaat eden, boyun eğen, "devlet baba en iyisini bilir" diyenler bugün talep etmeye, itiraz etmeye başlıyor. "Malezya korkucularının" sıkıntısı bu. Korkutarak hükmetmeye alıştıkları için de heybeden bir korku objesi daha çıkardılar, kamuoyunu da o sakızı çiğnemeye zorluyorlar. Ama artık bürokratik devletin oluşturduğu memurin burjuvasının ve statüko seçkinlerinin dışında gelişen, bilinçlenen, yaşamdan, idareden ve iktisadi hayattan hakkını talep eden yeni burjuvalar var. Bugüne kadar ötekileştirilenler artık öteki olmayı kabul etmiyorlar. Statüko elitleri bu gerçeği kabullenseler ve kendilerini de toplumu da germekten vazgeçseler iyi olmaz mı?