Vesayet zihinlerde ne zaman biter?

A -
A +

Bu ülkede rahmetli Özal'la başlayan, O'nun ölümüyle inkıtaya uğrayan, hatta gerileyen, 2002'den sonra ise yeniden başlayan bir mücadele var: Bürokratik ve ideolojik vesayetten kurtulup demokratik bir ülke olma mücadelesi... Mücadelenin birinci evresi, vesayeti müşahhas olarak tarif etmek ve yüzleşmek idi. AK Parti'nin iktidara gelmesi,darbe günlükleri, Ergenekon soruşturması bu yüzleşmeyi sağladı. Taraf gazetesinin yayınladığı birçok belge, ses kaydı, güneydoğuda işlerin hiç de bize söylendiği gibi olmadığını gösterdi. Cumhurbaşkanı seçimi, e-muhtıraya karşı Hükümetin kararlı duruşu vesayeti geriletti. *** Vesayet geriletildi ama 'geri dönmemek üzere' bitti mi? Bu soruya evet cevabı vermek, fazla iyimserlik olur. Zira toplumda, marjinalleşse de ideolojik bir tabanı var. Daha da önemlisi, hayatı boyunca askerin ve hakim ideolojinin hegemonyasında yaşamış, yazmış, konuşmuş, kendini buna göre pozisyonlamış birçok insan var. Askerden, kurulu düzenden, resmî ideolojiden bahsederken 'zihinlerinde oluşmuş frenler' devreye giren insanlar... Öğrenilmiş korkular ve çaresizlikler de diyebiliriz buna... Egemen güçle ilişkisi hastalıklı bir toplumdan bahsediyoruz neticede... İşte vesayet düzeni, zihinlerde tümüyle ve 'geri döndürülemez şekilde' bittiğinde, tehlike geçmiş demektir. Bunun için ise, vesayeti geçmişe gömen yapısal tedbirler almak lazım... Bu tedbirin adı yeni anayasadır. İdeolojik referansları olmayan, korku ve yasaklar üzerine kurulmayan, demokrasiyi 'ama'larla, istisnalarla kuşa çevirmeyen yepyeni bir anayasa... Dünyanın en büyük açık otoparkı İnşa edilmiş bir otoparktan bahsetmiyorum. İstanbul'dan bahsediyorum. Tüm cadde ve sokaklarına park edilmiş on binlerce otomobille, otobüs, kamyon, hatta TIR ile İstanbul'dan... Dünyada cadde, hatta otoyol kenarlarına bu kadar fütursuzca araç park edilen başka metropol var mıdır acaba? 'Yeni' CHP'nin altı oku... Mevcut iktidar 8 yılda demokrasi adına,bürokratik oligarşinin kırılması adına çok şeyler yaptı. Ön yargısız ve samimiyetle bakan herkes bunu görür. Lakin bir kısım demokratları hâlâ ikna edemedi. Oysa aynı demokratlar CHP'nin Kılıçdaroğlu'nun iki cümlesi ile değişeceğine ve demokrasi savunucusu olacağına hemen inanıverdiler. Üstelik CHP, aksesuar kabilinden birkaç isimden ve altı doldurulmamış birkaç cümleden başka, yenilenme adına hiçbir şey yapmamışken.. Ergenekon sanıkları aday, altı ok hâlâ referans iken...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.