Ya büyüme durursa...

A -
A +

2002-2007 arası Türkiye'nin ekonomi tarihinin en parlak dönemi oldu. Enflasyon dramatik biçimde düştü, bütçe açıkları yıllar sonra kontrol edilebildi. En önemlisi, Türkiye 6 yıldır kesintisiz büyüdü, yüzde 7 ortalamaya yaklaştı. En önemlisi, zira genç nüfusu artan ve köyden kente göçün hızlanarak devam ettiği bir ülkenin ekonomisinin mutlaka büyümesi lazım. *** Büyümenin sanki otomatik pilota bağlanmış gibi süreceğini zannetmek saflık olur. Geçen 5 yılda, dünyanın da hızlı büyüdüğünü unutmamak lazım. Şimdi ise büyümenin yavaşlayacağından bahsediliyor dünyada. Hatta ABD'nin resesyona girdiği, Çin'in de büyüme hızının düşeceği söyleniyor. O halde, "bize bir şey olmaz, büyümeye devam ederiz" kolaycılığına kapılmamak lazım. *** Türkiye'nin bir "yelkenli motor-yat" olduğunu varsayalım. Motorun pistonlarını da siyasi istikrar, mali disiplin, AB müzakereleri ve IMF oluşturuyor. Bu yat, küresel büyüme rüzgârını da arkasına alarak, motorunun senkronik çalışmasıyla hızla yol aldı. Şimdi küresel rüzgâr kesiliyor, tekne sadece motor gücüyle ilerlemek zorunda. AB pistonu 2006'nın sonundan beri teklemesine rağmen rüzgâr ve diğer 3 piston sayesinde hızı çok kesilmemişti. Ancak, "kapatma davası" ve yol açtığı tedirginlik, siyasi istikrar pistonunu da tekletebilir. Rüzgârsız ve iki pistonu tekleyen bir motor ile ilerlemek ise neredeyse imkânsız olacaktır. *** Türkiye ciddi bir sosyal dönüşüm yaşıyor. Bu dönüşüm, donuk ve direnen bürokratik yapı sebebiyle sancılı geçiyor ve geçecek. Hükümetin, siyasi istikrarı da muhafaza edebilmek için, AB sürecine tam bir kararlılıkla hız vermesi lazım. Büyümek için yabancı sermayeye ihtiyacımız var. Cari açık vererek büyümek zorunda olan bir ülkenin başka seçeneği de yok. Kıbrıs, 301 gibi sembolik ama süreci tıkayan konularda atılacak adımlar, "kapatma davası" ile kafası karışan yabancı yatırımcıyı yeniden cesaretlendirecektir. Ekonomik büyüme bu ülkenin can damarı, hakiki demokrasi ise kalbi gibi... Lütfen canımıza kastetmeyelim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.