Faizleri kastediyorum. Ekonomide her rakam iyiye gidiyor, faizler hariç. Enflasyon şu anda yüzde 9'a inmiş durumda; yıl sonuna doğru bir miktar yükselmesini beklesek de bir yıl sonra bu aylarda kalıcı olarak yüzde 9 olur diye umuyoruz değil mi? O halde bir yıllık Hazine bonosunun yüzde 26 faizini nasıl açıklayacağız. O tarihteki muhtemel enflasyona göre, reel olarak- yani enflasyonun üzerinde- yüzde 15 faiz ödeyecek devlet. 2004 bütçesinin büyüklüğü 150 katrilyon, ödenecek faiz 66 katrilyon. Oran yüzde 44 ... Bu kadar yüksek faizle bizim borcumuzu azaltmamız çok zor olacak. Bu oranın mantıksal olarak düşmesi lazım. Bir ülkenin enflasyonu, borç/ Millî Gelir oranı düşerken, milli parasının değeri yükselirken, büyümesi, ihracatı rekor kırarken, siyasi istikrar son on beş yılda olmadığı kadar sağlanmışken, IMF ile yürüttüğü program saat gibi çalışırken, yapısal reformlar birer birer hayata geçerken, o ülkenin borçlanma fiyatı neden bir türlü düşmez ki! Diyelim ki risk primi yüksek. Ancak, yukarıda saydığım gelişmelerin yaşandığı bir ülkede risk primi de düşme eğilimine girer. Tabii ki reel faizin yüzde 3-4 olmasını ummuyorum. Ancak hiç olmazsa tek haneli rakamlara düşmesi, diğer bir ifade ile, düşen enflasyonla aynı yönde hareket etmesi gerekir. Öyle tatlı bir para ki... Yüksek reel faiz, devlet eliyle haksız servet transferine yol açan bir sürecin ana unsuru. Yıllardır bu ülkede, paralarını yüzde 15 ile 30 arasında bir reel getiriyle devlete borç veren ve neredeyse sıfır riskle , dünyanın hiçbir yerinde kazanamayacakları kârlara ulaşan bir zümre var. Şahıs veya şirket, banka fark etmez. Bu kolay ve yüksek kazancın devamını isteyeceklerdir doğal olarak. Halihazırda da onlar hakim tahvil- bono piyasasına. Ne zaman ki, tasarruflar ve yabancı portföy yatırımları Türkiye'ye yönelmeye başlarlar, artan para arzı ile birlikte, yüksek faize alışan bu zümrenin piyasadaki hegemonyası kırılacaktır. Ancak benim akıl erdiremediğim bir konu daha var. Enflasyonun düşmeye devam edeceğine ve 2005'te artık tek haneli olacağına Hazine de inanıyor herhalde. Peki, bir yıl sonra yüzde 8-9 enflasyon olacağını bilerek, neden bugünkü faizlerle uzun vadeli borçlanmaya devam ediyor ki? Eğer bu meret (enflasyon) düşmeye devam edecekse, kısa vadeli ihalelerle borcu döndürüp, faizin düşmesini beklemek daha doğru olmaz mı?