İşe, psikolog gözüyle baktığımızda karşımıza çeşitli tıp terimleri ile dolu, karmakarışık sonuçlar çıkabilir... Biz bunları kenara koyalım bir defa... Herkesin çocuğu kendine... Hani bazen futbolun özünden anlayanlar vardır ya... Hani onlar semt semt dolaşır, genç sporcuları seçerler ya... Helal olsun onlara... Türk futboluna bu zamana kadar çok büyük yıldızlar kazandırmasalar da buldukları, bir Emre, bir Arda ile övünmek bile yeter onlara... Böylesine güç ve yorucu uğraşılarla vakitlerini sokak aralarındaki tozlu, taşlı semt sahalarında geçirenlere saygımız sonsuz... Amma... Kim bulmuşsa, kim bu çocuğu Türk futboluna "armağan" ettiğini zannediyorsa, sözümüzü ona... Şu Batuhan'ın futbolculuğundan beklenen nedir? Şansın bu kadar yanında olduğu ama her defasında onu elinin tersi ile iten bir gencin peşinde koşmak; ondan bir şeyler beklemek; atacağı gollerle zafere ulaşmayı sanmak, hayalden öte nedir ki? Adamın umurunda değil, Beşiktaş forması ve daha önce giydiği diğer renkler... Sanki Türk futbolu bu adama mecbur... En son yanılgıya düşen Beşiktaş Teknik Direktörü Samet Aybaba, Batuhan'a güvenmek adına, siyah-beyazlı takımı resmen ateşe attığının farkında mı acaba? Olmuyor, olmuyor, olmuyor... Sen Quaresma'ya kapris üzerine kapris yap, fiyat düşürmedi diye "defol" de, sonra da onun sol ayağının serçe parmağı kadar futbol oynamayan Batuhan'a 1 milyon Türk Lirası ver... Eğer Batuhan bu kadar ediyorsa, Sayın Fikret Orman ve de Samet Aybaba, kusura bakmasın; onlar dünyanın en büyük haksızlığını Quaresma'ya yapıyor; farkındalar mı acaba? >> Güldürmeyin insanı F.Bahçe'de yeni bir uygulama hayata geçirilecek... Artık "tercüman kullanma devri" tarihe karışıyor(muş)... Gelen yabancı futbolculara 6 ay içinde Türkçe öğrenme şartı konacakmış... Öğrenemeyenlerin mukaveleleri tek taraflı feshedilecekmiş... Alın size, Türk futbolunda devrim niteliğinde bir yenilik! Şimdi soruyorum... Hangi kaliteli yabancıya bu şartı kabul ettirebilirsiniz? 20 milyon euro saymayı göze alabildiğiniz bir futbolcu için, sahadaki futbol önemli olmayacak ama "Ben yemek yemek istiyorum" yerine "Ben istemek, yemek" diyen o futbolcuya "Otur yerine sıfır... Böyle Türkçe mi konuşulur?... Yarın bavulunu toplayıp gidiyorsun" diyeceksin ha?... F.Bahçe'nin menfaatleri böyle korunacak öyle mi? Sarı-lacivertli hangi yönetici bu parlak (!) fikri bulmuşsa, sakın kendisini Arşimet gibi görüp "Buldum, buldum" diye ortaya çıkmasın... Gülerler adama... >> Haklarını kim ödeyecek? Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu, bu ülkenin güzelliklerini dünyaya tanıtan en büyük organizasyonların başında gelir... Bir hafta boyunca; spor ve tabiat iç içe öyle bir motive olmuş bir şekilde gözükür ki, bu muhteşemliği yayınlayan dünya televizyonları, Türkiye'ye bir turist patlamasının yaşanmasına sebep olur... Bunları organize etmek kolay işler değil... Bugün, Sinan Erdem Spor Salonu'nda başlayacak TEB BNB Paribas WTA Championship de bizim bir başka yüz akımız... Sharapova, Serena Williams, Victoria Azeranka, Radwanska gibi dünya tenisinin efsane isimlerini İstanbul'da ağırlayacağız... Daha geçen hafta golf sporunun rüya isimleri Tiger Woods,Rory Mcllroy, Justin Rose, Charl Schwartzel, Lee Weswood, Hunter Mahan, Webb Simpson Antalya'da yarışmadılar mı? Dünya Basketbol Şampiyonası, Dünya Salon Atletizm Şampiyonası, Dünya Güreş Şampiyonası, basketbolda THY Final Four; voleybolda olimpiyat elemeleri, Dünya Boks Şampiyonası... Bunları Türkiye'ye getirmek kolay işler değil... Kimin emeği varsa onlara helal olsun... Çünkü onlar "Lafla peynir gemisi yürütmüyor." Onlar, yaptıkları hizmetlerin apoletlerini omuzlarında taşıyor... Bize de, önlerinden geçerken, saygı ile selam vermek düşüyor...