Ailton'un sol ayağı

Tek tesellisi UEFA'da kazasız belasız yol almak olan Beşiktaş, dün yine görüntüsü ve modeliyle hayal kırıklığıydı. Sanki herkes otobanda adam gibi giderken, Beşiktaş rotu bozuk araba misali tekerleklerini mıcıra kaptırmış gibiydi. Hep yürekleri ağıza getirdi. Hep kendisini kazanın kucağına attı. Ve hep dua istedi. *** Rıza Çalımbay'ı gerekli zamanda değil, tribünlere kurban vermek uğruna harcayan yönetim, neşteri vurmak için boşuna direndiği günlerin acısını çekiyor ve çektiriyor. Futbolcuların dama taşı yapıldığı Çalımbay döneminden kalan şaşkınlıkları yüzünden dün yine bir takım görüntüsünde değildi Beşiktaş. Sadece herkes kendi yerinde oynuyordu. Yani Çağdaş sol bek, İbrahim Toraman sağ kanat savunucusu değildi. Koray sarkık liberoluktan orta sahanın hamallığını yüklenmişti. İşte bu takım, dün emanetçi hoca Mehmet Ekşi'nin Bolton'u imhâ edecek kadrosuydu. *** Ailton'un arenada aslanlar arasında tek başına kalmış gladyatör gibi çırpınışı siyah-beyazlıların en olumlu ve sevimli yüzüydü. Ailton 7.dakikada sol ayağıyla öyle bir fırsat değerlendirdi ki, filelere giden o şut sanki bir güzelliğin erken habercisiydi. Ama gol diğerlerini çağrıştıracağına Bolton gibi çok zayıf bir İngiliz takımını kamçıladı. Hiç ummadıkları bir zamanda buldukları beraberlik golünün arkasına sığınarak oyunu kilitleyen misafir ekip, teknik kadrosunun zâfiyetini kapatmak istedi. Seyircinin telaşlı ve futbolcuyu şaşırtan tepkisi yüzünden zaten çok gergin olan oyun, tatsız tuzsuz ve hataların her an sahne aldığı bir atmosfere girdi. *** A.Hassan ve İbrahim Akın'ın hata üstüne hata yaptıkları maçta Beşiktaş defansı, bizim 3. Lig'den bir takım ayarındaki Bolton karşısında zaman zaman zor durumlara düştü. Tribünlerin "takımı coşturuyorum" diye ağzını bozduğu 90 dakikada Tümer'in de sakatlanıp çıkmasından sonra garip ve akılda kalacak futbol adına güzel hareketleri ne yazık ki göremedik. Sadece iyi niyet ve elden geldiği kadar mücadele vermeye çalışan siyah-beyazlı takımda gelecek için bir parıltı görmek mümkün olmadı. Zaten bu kadronun bir tek Ailton'un sol ayağına muhtaç kalması, ligden sonra UEFA'nın da sıkıntılı hale geleceğinin sinyallerini verdi.