Aşkların en güzeli

A -
A +

Güzellikleri kucaklamak için, mutlaka onun yanın gitmek gerekmez... Bazen taa uzaklardan bir "sevgi sözcüğü" hedefe teğet değil, tam kalbinden girip çıkar. Umutsuz insanların, ufuklara dalıp giden bakışlarının, gelecek bir müjdeyi beklemesi gibi, şüpheli meraklar yerine onu taa benliğine sokmanın çareleri aranmalıdır aslında... Kimse aşkı bulunmaz bir nimet gibi görmesin... O aşk, arzulandığında, avucumuzun içinde olur... Yeter ki; birileri gönülden istesin. Yüzüncü yılında şampiyonlukla kucaklaşmış mutlu bir takım, aradan iki yıl geçtikten sonra, bir karamsarlığın eşiğinde şimdi... O Beşiktaş ki, her ne kadar "Dış güçlerin zoraki baskıları ile şampiyonlukla evlendi" dense de, tarihindeki en klas sayfasını yazmıştı bir kere... Yüzüncü yıldaki o aşk, bu Beşiktaş'ı bir yüz yıl daha bulutların üzerinde gezdirecek büyüklükteydi... F.Bahçe'yi kıskandırmış... G.Saray'ı heveslendirmiş bir aşktı bu... Göz kamaştıran pırıltısıyla Türk futbolunda "Yüzüncü yıl mutluluğunun" ilk meyvesini yemişti Beşiktaş... İşte o kıskanılan siyah-beyazlı mutluluk, Kayahan'ın şarkısındaki gibi "Bir aşk hikayesinin" en anlamlısı, en unutulmazı, en dayanılmazı olmuştu. Peki ya şimdi? O koca Beşiktaş, aşk şarkıları değil, sonu hüsranla yanık türkülerin kaynağı oldu sanki... Kimse mutlu değil artık... Ele güne mahçup eden bir takımları olduğun için, taraftar üzgün... Göreve geldikleri güne kadar, şeker dağıtır gibi umut dağıtan, büyük konuşan, yönetim yıkık şimdi... Hayal kırıklığını peşine takmış sürükleyen Beşiktaş'ın konuşalacak "büyük aşkı" bile yok artık... Kızgınlık, nefret, öfke ve umutsuzluk kol kola girmiş, Beşiktaş'ı bir sarmaşık gibi nefessiz bırakmak için uğraşıyor sanki... Bu Beşiktaş'ın kara tarihine mühür basanlar, şimdi çare üretmek için bir sürü radikal kararların altına imza atıyor... Hoca kovulacak... Tamam... Ama ya kafalarda biten aşk tekrar nasıl filizlenecek peki? Eline teslim edilen 12 yeni ve bir sürü de yıkık dökük futbolculardan mükemmel bir takım yapması istenen Del Bosque, bugün en son suçlanacak kişidir aslında... Helva yapacak usta, ununu da, şekerini de, tahinini de kendi ölçüsüne göre karıştırır. Çünkü yakalayacağı lezzet o ustanın klasını ortaya çıkarır. Ama hayattaki en büyük hatasını önüne serilen milyon dolarlar yüzünden işleyen ve sadece kendisine yatırım yapan Del Bosque, şimdi kafasını duvarlara vursa da ne fayda... Real Madrid'i şaha kaldırmış bir isim, bugün Beşiktaş'ın mezar kazıcısı durumunda... Del Bosque bugün anladı ki o mezara sadece Beşiktaş'ı değil, onu Türkiye'ye koşturan dolarlarıyla, kendi kariyerini de gömdü. Artık yapılacak tek şey, bu sezonu kayıp olarak görmektir. Şampiyonluk hayalden de ötedeyken, Beşiktaş, kulaklarını dış gürültülere kapatıp, aşklarla mutluluk aramalıdır. "Adam kov, kelle kopar" edebiyatının sevgi ile bağdaşacak tek yanı yoktur. Zaten beşiktaş taraftarı artık anladı: "Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.