Beşiktaş bu işte

A -
A +

Ligin zirvesinde kendine bir yer bulmaya çalışan Denizlispor, haftalardır can sıkan Beşiktaş'a moral kaynağı oldu... "Yol yorgunu" diye rakibine bir günlük istirahat veren, sonra da müthiş temposu ile 3 puanı karın, tipinin arasından sökerek alan siyah - beyazlılar "Sevgililer gününü" bir gün sonra kutladı... O, futboluyla herkesin beğenisini kazanan, Anadolu'nun güçlü horozu, dün İnönü'de önce kara kışa, sonra Kara Kartal'a teslim olurken, yine de futbolu asla çirkinleştirmedi... *** İlhan'ın Japonya'ya gidişine, kasasına giren dolarlar yüzünden fazla üzülmeyen Beşiktaş, hırs küpüydü adeta... Son haftalarda ayakta duramayacak kadar moralsiz gördüğümüz siyah-beyazlı takım, dün rakip için kış kadar acımasız, tipi kadar kırbaçtı... Daha karşılaşmanın başında Denizlispor'un teknik ve usta futbolcusu Timuçin'le bir sürpriz gol bulması Beşiktaş'ı inanılmaz hırsa getirdi... Hele 33 dakika sahada hayâlet gibi dolaşan Sinan'ın Ahmed Hassan'a yerini bırakmasından sonra, Beşiktaş, Denizli kale sahasını evi gibi kullanmaya başladı... Ayağının tozu ile bir penaltı kazandıran Ahmed Hassan ve Beşiktaşlı olarak ilk golünü atan Ilie, devreyi moralle kapatan Beşiktaş'ın ikinci yarıya fırtına gibi gireceğinin habercisiydi... *** İlie'nin ilk 11'de çıkmasıyla forvette zenginlik kazanan Beşiktaş'ta Sergen'in pas atmayana fırça atması, İbrahim'in inatla kale yerine korner köşesine gitmesi dışında fazla bir olumsuzluk göze çarpmadı... Ronaldo'nun Timuçin'e ikram ettiği pas haricinde, defansı diri tutma ustalığı ise Beşiktaş'ın diğer artısıydı... Siyah-beyazlı takımda gözle görünen asıl zenginlik ise forvette çok çabuk ve kalabalık çoğalması, ona karşı kontratak yeme önlemini de iyi almasıydı.. Giden onca puandan sonra, bir yenisine izin vermemek için adeta kenetlenmiş görüntü veren Beşiktaş, Denizli gibi ligin güçlü ekibinin elini kolunu bağlayıp, adeta bu kışta kıyamette, İstanbul'a geldiğine geleceğine pişman etti... Ahmed Hassan'ın siyah-beyazlı formayı özlemesi, genç Ümit'in pırıl pırıl parlayışı, Pancu ve İlie'nin diriliği, Denizlispor'u çökerten en büyük etkenlerdi... *** Yasin, Tümer gibi iki futbolcusundan orta saha verimi alamayan Lucescu'nun Ümit'e güvenip onu "İşte yeni jokerim" diye sunması, dünün en anlamlı ve olumlu kararıydı... İlhan'ın yokluğu, Ilie'nin varlığında da çok çabuk unutulacaktır bundan böyle... Bir ara, kar yağışının futbol zevkinin içine etmesi ve müthiş soğuğun İnönü'ye çökmesi, zaman zaman oyunun gidişatını tehdit etse de tribünlerin ve futbolcuların isteği, günün Beşiktaş lehine mutlu kapanmasını sağlayan etkendi... Hakem Hazma Mısır böylesine güç şartlarda tertemiz bir maç yöneterek Beşiktaş kadar alkış alan isim oldu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.