Futbol, seyircisiz de güzel... Küfür yok. Gürültü yok. Futbolcu üstünde baskı da yok. Herkesin rahat olduğu ortamda ise Beşiktaş var. Son maçların öne çıkan ismi Tümer'in 14.dakikada nefis ortasında A.Hassan'la golü bulan Beşiktaş, erken gardı düşen rakibini yine Tümer'le devirdi. Carew'in yokluğunda İbrahim Akın'ı en uç adam olarak görevlendiren Del Bosque, göz göre göre bu futbolcusunu harcadı dün. İbrahim Akın, forvet arkasının en tesirli ismi iken, bu defa top bekleyen tipik santrfor gibi saklandı oyundan. Tümer gol ortası dışında, saha içinde gezine gezine maçın yıldızı oldu. İkinci devrenin hemen başlarında kaybolmuş bir topu estetik çalımlar ve usta vuruşuyla filelere gönderirken adeta "Benim adım yeter" dedi. Tümer, Beşiktaş'ın zor virajlarının usta şoförüydü sanki. Büyük takım olabilmek için önce büyük bir kaleciye sahip olacaksınız. Ramazan genç, tamam. Ama Ramazan Beşiktaş'ın kalecisi değil. Cordoba'nın adını bir tabelaya yazıp kalenin orta yerine dikseniz, Ramazan'dan daha etkili olur. Bir de defansın dikiş tutmayan yama gibi adam üstüne adam değişikliği bu yerin istikrarsızlığının baş sebebi oluyor. Formayı zor bulan İbrahim Toraman ve Çağdaş'ın bir daha bu şansı bulacakları söylenemez. Hele İbrahim Toraman. Milli Takım'da Ersun Yanal'ın gözbebeği, Beşiktaş'ta Del Bosque'nin adeta başağrısı. İbrahim'in oyundan atılışı kimine göre yanlış, kimine göre ise doğruydu dün gece. Tribünden gördüğümüz kadarıyla İbrahim, Ramadan'a ilk hamleyi tutarak yapıp mesafenin açılmasını önledi. Bunun cezası kırmızı karttı. Ama Fırat Aydınus, İbrahim'den kurtulduktan ve Ramadan'ın çekmesinden sonra kırmızıyı gösterince, büyük bir hata yaptı. 10 kişiyle ikinci yarıya hırs dolu başlayan Beşiktaş, bu arzusunun meyvesini Tümer'le topladı anında. Boş tribünlerin dolu takımı olabilmek için eksik kaldıklarını rakibe unutturmak için hem taktiksel, hem de istek dolu çırpınışları, seyirci darbesi yiyen Beşiktaş'ı puan darbesinden kurtardı. Dün gece gördük ki; Del Bosque saha içindeki yayılışı elde kalan futbolcularla mükemmel kontrol altına aldı. İstanbulspor gibi kredisiz oynamaya alışkın bir takım karşısında Beşiktaş gibi taraftarının desteğine ihtiyaç duyan bir takımı ağır ağır merdiven çıkartmaya çalıştı. Bundan iyisi, Şam'da kayısı.