Ne tuhaf bir lig haftası... Futbolun süsü olan golleri, mumla arasanız bulamayacağınız, İnönü gecesine kadar 8 maçta sadece 10 golün atıldığı bir kısır haftanın sonunda, Beşiktaş haftayı en mutlu bitiren takım oldu... 12 yıl aradan sonra İnönü'ye bir lig maçında çıkan Eskişehirspor, tüm direncine rağmen, siyah-beyazlı takım karşısında, ayakta kalamayarak, teslim bayrağını çekti... Tabloya bakınız... Trabzonspor, Ankaraspor, Sivasspor, G.Saray, F.Bahçe ve Kayserispor ikişer puan bırakarak, Beşiktaş'a büyük bir ikramda bulunuyor... 12 puanlık bir puan ziyafeti... Böylesine bir ikramı reddetmek ve mönünün sonunda, kaymaklı ekmek kadayıfı ile mideye cila atmak, Beşiktaş için zor görünen ama kolay bir maçta, büyük keyif oldu... Bir zamanlar siyah-beyazlı formayı giyen fakat o formayı çabuk sırtından çıkaran Youla'nın sürat ve becerisinden medet uman Eskişehirspor'un bu planı, daha ilk yarıda dumura uğradı... Önce Tello'nun sayılmayan golü, sonra ise Sivok'un kafası, Beşiktaş'ı zirveye bir adım daha taşıyan erken enstantaneler oldu... Mustafa Denizli'nin, rakibin en tehlikeli elemanlarına pranga vurması için görevlendirdiği İbrahim Toraman, dün Youla için de, amansız takipteydi... Toraman, 90 dakika Eskişehirspor'un gol ümidi Youla ile amansız bir mücadeleye girdi ve hepsinde de galip geldi... Youla'nın etkisiz hale getirilmesiyle de, siyah-beyazlı takım, hücum organizasyonlarında daha rahat çoğalarak, ilk 25 dakikadan sonra, rakibi kendi sahasından çıkamaz hale getirdi... Öyle ki, her gol arayışlarında, Sivok'u bile, Eskişehirspor kalesinin önünde gördük... Zaten attığı gol de, bu çalışkanlığın ürünüydü... Rıza Çalımbay'ın kenarda, Beşiktaş'ın teknik adamı olarak bulunduğu dönemden daha hırslı ve hareketli haline rağmen, takımını sahada ateşleyemezken, siyah- beyazlı ekibin hızını kesen başka birisi vardı... O da karşılaşmanın hakemi Hüseyin Göçek... Vermediği gol, çalamadığı penaltı ile güne damgasını vuran Göçek, Beşiktaş'ın daha farklı galibiyetine de, pranga vuran kişiydi... 57 dakika sahada uyurgezer gibi dolaşan Holosko'nun, Nobre'ye attırdığı ikinci gol olmasa, Göçek'in işi, çok zor olacaktı... Dün gece Beşiktaş'ın hızını kimse kesemezdi aslında... Çünkü defansta İbrahim Toraman'ın harika oyunu, Sivok'un, Tello'nun, Ekrem'in, İ.Üzülmez'in, Nobre'nin çalışkanlıkları, F.Bahçe için Saracoğlu'na gidecek Beşiktaş'ı, 5 puanlık bir rahatlığa taşıyan faktörlerdi...