Çifte üzüntü

Beşiktaş bazen poyraz, bazen karayel gibi esen rüzgâr sanki... Ne zaman, ne yapacağını kestirmek öyle zor ki... En döküntü zamanında F.Bahçe'yi çökerten siyah - beyazlılar, duraklama devrinden sonra dün de pençelerini Standard Liege'e geçirmek için bilemişti... Heyhaaat... Baştan sona hakimiyeti altına aldığı, hem de sapına kadar hak ettiği bir maçta yine gülemedi. *** Hem de baştan sona hakimiyetine aldığı maçta... Hem de sapına kadar hak ettiği bir oyunla... *** UEFA Kupası'nda herkesin şansının olduğu bir kritik grupta fırsatları iyi değerlendirmek zorunda olan Beşiktaş, dün gece bu yola baş koymanın fırsatını kaçırmamalıydı... Maç öncesi ölmüş anamıza babamıza küfür eden bizleri "o .... çocuğu" diye ilân eden Beşiktaş seyircisinin basına olan kızgınlıklarını anlamak mümkün değildi... Ne yapmış basın? Turnikelerden üçer beşer bedavacıları tribüne sokup kargaşa çıkaran basın mı? Kötü futbolun, kaybedilen puanların, kaçan gollerin kaynağı basın mı? Yönetim kurulunun eşleri ve çocuklarıyla halk arasında oturdukları bir gecede, basına edilen ağır ve aşağılık küfürlerin affı olamaz... *** Del Bosque'nin boğazına dayanan bıçak yüzünden son hamlelerini iyi yapmak zorunda kalması, semeresini dün gece yine veremedi... Tümer ve Sergen'in bilhassa ilk yarıda saha içinde dantel örer gibi ince işlerinin, aslında farklı skoru da beraberinde getirmesi gerekirdi... Hele Tümer'in ve İbrahim Akın'ın ikişer net gol pozisyonunu bozuk para gibi harcaması, tarihi bir fark yakalanacak maçı ne hallere getirdi... Defansta Emre ve Mustafa Doğan'ın klasik kademe hatalarıyla arada bir yürekleri ağıza getirmesi olmasa, tribünlerde oturanlar en kolay bir galibiyetin şahitleri olacaktı... Bir de Ramazan'ın tereddütlü çıkışları, kolay maçı zora sokan sıkıntıları beraberinde getirdi arada sırada... İlk yarının hızlı temposunun ardından ikinci yarıda Sergen ve Tümer'in yorulması üzerine, Beşiktaş, Standard Liege kalesine gitmekte bayağı zorlandı... Ali Güneş'in sağ kanatta bitmek tükenmek bilmeyen saldırısı, orta sahanın her yerinde mükemmel oynayan Okan'ın arı gibi çalışması, gecenin akılda kalan güzellikleriydi... *** Görüldü ki, bu Beşiktaş'a ne yapsanız fayda etmiyor... Artık iş belli oldu... Hoca gidecek, bir - iki futbolcu ile yollar ayrılacak... Öfkeyle kalkıp, öfkeyle yatmanın alemi yok artık...