Cordoba'ya kara damga

A -
A +

Fırtına gibi girdiği maçta aynı hızla kalesinde golü gören Beşiktaş, taraftarını yine fıtık etti. Düşme tehlikesinin, başında Demokles'in kılıcı gibi duran Malatya ise daha iyi mücadele verdiği ve inandığı bir maçtan hak ettiği 1 puanı çıkartarak gelecek günler için hayat öpücüğü aldı. *** Çarşamba günü G.Antep'le oynanan kupa maçının yıldızı Tümer'in daha 8.dakikada sakatlanıp sedyeyle oyundan ayrılması Beşiktaş için ilk kötü sinyaldi. Çünkü bu takımda Tümer gibi topa hükmeden, yol veren başkasının olmadığı bir gerçek. Her ne kadar yüzünde en ufak bir mutluluk ifadesine yer olmasa da Tümer'in maçtan erken terhis olması sanki Beşiktaş'ın başına bir şeyler geleceğinin de habercisiydi. Nitekim Malatya kalesinin önünde kurgulu değil, curcunalı gol arayışlarındaki Beşiktaş bu savrukluğunun bedelini 31.dakikada ödedi. Bu dakikada Malatyasporlu Evren orta sahanın biraz ötesinde yakaladığı topa iş olsun diye mi vurdu, yoksa içine birşeyler mi doğdu anlayamadık. Topa Semih Saygıner'in bir bilardo ustalığı içinde verdiği falsoyla spor programlarına jenerik olacak bir gole imza attı. *** Bu maçta zaten konuşulacak ve anılarda kalacak tek olay da buydu. Cordoba'nın Türkiye hatıraları arasında önemli bir yer edecek bu gol, aynı zamanda "35 metreden terse yatan kaleci ayıbı" olarak da bizim zihinlerimize kazındı. Önce Tümer'in sakatlığı, sonra inanılmaz golün azizliğiyle yıkılan Beşiktaş'ta oyun düzeni de bozuldu. Hele A.Hassan'ın her şımarıklığı ve bencilliği yapma hastalığının da bulaştığı Beşiktaş ilk yarıda paldur-küldür hücum anlayışı içinde soyunma odasına boynu bükük gitti. İkinci yarı başlar başlamaz, tipik Anadolu takımı hüviyeti ile Malatyaspor defansa ağırlık veren anlayış içinde oyunu kendi sahasında kabullendi. Bobo ve Gökhan Güleç'in forvette çaresiz çırpınışları arasında kaçan goller, tribünleri hop oturttu, hop kaldırdı dakikalarca. *** Sergen'in 57.dakikada oyuna girmesiyle bambaşka bir kimliğe bürünen Beşiktaş, bu usta ayağın bir servisinde A.Hassan kendisini golle burun buruna buldu ve kısmetini kaçırmadı. Oyuna tam denge geldi derken, bu defa Çağdaş'ın lüzumsuz penaltısı Cordoba'yı bir defa daha terse yatırdı. Ve kalan dakikalarda gözler hep Sergen'in üzerinde oldu... Ama Sergen değil, Gökhan Güleç 90.dakikada attığı golle Cordoba'nın yediği "2 terso golünün" ayıbını az da olsa temizledi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.