Defans sıkıntısı

BENİM YILDIZIM Ertuğrul Sağlam'ın, Beşiktaş'a en büyük artısı olan Serdar Özkan, dün gece sahada basmadık yer bırakmayarak, ağabeylerinin her boşluğunu kapattı... ------------ Beşiktaş, önce iki golle şok yaşadığı karşılaşmada, Tello ve Serdar Özkan'ın müthiş çalışkanlığı sayesinde üç puanı 3 golle kazanmasını bildi... Defansın, rakibin her atağında sallanması, Hakan'ın formsuzluğuna rağmen, ligin zayıf ekiplerinden birisi olan Denizli karşısında alınan bu galibiyet bile, Beşiktaş'ı inanılmaz bir sevince boğdu... *** Ligin hem gol atamayan, hem de yemeyen takımı Beşiktaş, Denizlispor gibi, tribünde sadece 7 (yedi) kişilik taraftar gurubu (!) bulunan bir takımdan 10 dakikada iki gol yiyerek, bir rekora daha imza attı... Kaptan İbrahim Üzülmez'in rakibi kontrol zafiyeti çektiği karşılaşmanın ilk dakikalarında, Fatih Egedik'in elini kolunu sallaya sallaya attığı iki gol, daha maçın başında "acabaları" da peşinden getirdi... Milli Takım'ın bile defansını oluşturan iki İbrahim'in inanılmaz form düşüklüğüne Diatta'nın da çaresiz kalması, bir başka milli, Hakan Arıkan'ı da, madara etti... İbrahim Üzülmez'in futbol hayatı boyunca bir elin parmakları dışında sayılamayacak orta yapma meziyeti (!) dün yine taraftarı çılgına döndürdü... *** Defansta bir yanlış daha yaparak karşılaşmaya Serdar Kurtuluş yerine İbrahim Kaş'la başlayan Ertuğrul Sağlam bu hatasını devre biterken anladı ve sağ kanat savunuculuğunu, asli sahibi Serdar Kurtuluş'a teslim etti... Mehmet Yozgatlı'nın isteksiz futbolu bir yana, Serdar Özkan'ın "Olay yeri inceleme ekibi" polisi gibi, her açığa, her problemli yere cankurtaran gibi yetişmesi, sadece gençliğinin verdiği enerji sayesinde değil, futbola olan sevgisi doğrultusundaydı... Tello ve Bobo ile bulunan goller sayesinde devre 2-2 kapatılırken, bu 45 dakikada, Beşiktaş'ın üçüncü bir gol girişiminde bulunduğuna, şahit olamadık... *** Kaptanları Yusuf'un ilk yarıda sakatlanıp çıkması nedeni ile, oyun kurma sıkıntısına düşen Denizlispor, buna rağmen Beşiktaş kalesinde oldukça fazla göründü... Serdar Özkan'ın arı gibi vızır vızır çalışması sayesinde, sahada daha hakim bir pozisyonda gözüken Beşiktaş, Tello'nun 35 metreden attığı "Alexvari" frikik golü ile derin bir "Ohh" çekerek günü kurtarmasını bildi... Maçtan önce milletvekilleri gibi "ant içen" iki takım, karşılaşma boyunca sadece İbrahim Toraman ve Selahattin'in didişmesi ve son dakikadaki itişmeler dışında, sözlerini tuttular... Ama İnönü Stadı'nda esas problem, yedek kulübelerinin hemen arkasındaki seyirciler... Sahadan çıkan her rakip futbolcuya ve teknik heyete yapmadıklarını bırakmıyor... Polis kameraları, lütfen göreve...