F.Bahçe'nin, G.Saray'ın, Beşiktaş'ın ve de Trabzonspor'un, iç çekerek baktıkları Şampiyonlar Ligi'nde, oynama şerefine erişen Bursaspor için "işkence" gibi maçlar bütün hızıyla sürüyor... Dün gece Valencia karşısında "golkolik" olan yeşil-beyazlılar için tek mutluluk, Şampiyonlar Ligi'nde ilk golüne kavuşması oldu... Sen, Süper Lig'de, İstanbul'un "3 büyüklerini" tokatla, Şampiyonlar Ligi'nde averaj takımı ol... *** Ömer Erdoğan ve İbrahim'in dağınık futbollarına, ilk yarıda Vederson ve Mustafa Keçeli de eşlik edince, 4-0'lık hezimet 45 dakikada geliverdi... Kaptan Ömer, 34 yaşında milli takıma seçilirken "Hak ettiği apoleti geç de olsa taktı" diye alkışladığımız isimdi... Ama Ömer'in, sadece topu kalesinden uzaklaştırma adına rastgele vuruşları, yakın mücadelelerde de dengesiz rakibe girişleri, Bursaspor'a, Valencia önünde pahallıya patladı... Yeşil-beyazlı savunma, durmak bilmeyen rakip atakları karşısında, değil ayakta durmak, her dakika komik durumlara düştü... Zaten bu savunma ile Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi'nde ayakta kalabilmesi mümkün değildi ki... *** Sanki savunma çok kötüydü de, onların önündeki orta saha çok mu iyiydi... Insua, çalışır gibi yapan ama ders kitabının arasına Tommiks çizgi romanı koymuş bir tembel öğrenciydi sanki... Topu koşturacağına, topla birlikte koşmayı tercih edip, rakibin baskısı karşısında sahada kayboldu gitti... Ergic, Svensson, Volkan da acemiler mangasının birer askeriydiler... 12. dakikada Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi'ndeki "şeref sayısı" golünü atmaya çok yaklaşan ve zoru başaran Sercan'ın ise, bu ligin futbolcusu olabilmesi için fırınlarca ekmek yemesi gerektiğini gördük... Kale boş, kaleci çıkmış ama Sercan 7 metrelik kale yerine autu görüyor... Eee sen böyle golleri kaçırırsan Mata, Soldato (2), Aduriz, Joaquin ve Dominguez senin kaleni eleğe çevirir tabii... *** Dün geceki maçtan sonra Bursaspor ve Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam, bazı gerçekleri görmüştür... Bu kadro, Şampiyon Ligi'nde "fuzuli işgaldir." Bizim ligimizde öyle veya böyle işler bir şekilde yürüyor... Ama "Devlerin" arasında Bursaspor, ne yazık ki "Cüce" gibi kaldı... Bundan sonra ne Ertuğrul Sağlam bizlere "Skor yazarı" yakıştırmasını yapsın, ne de Bursaspor, havalara giren, kafasına göre takılan futbolcularla caka satsın... Uzun lafın kısası... "Evli evine, köylü köyüne!.."