Eyyam var eyyam!

A -
A +

Nice aşklar vardır... Bir günde biter... Nice sevdalar vardır, bitirmek isteseniz de, iz bırakıp gider... Ama Türkiye'de, yollardaki çalışmalar vardır; yıllar boyu sürer... İşkencenin adı, illa ki, elleri kolları bağlayıp, 40 kamçı değildir... İstanbullunun işkencesi, trafikte "ya sabır" çekmesidir... Bitmeyen bir çile, bitmeyen bir beceriksizliğin vatandaşa fatura edilmesi, dayanılmaz boyutlara gelmiştir... İstanbul sevdamız bitmiştir bu saatten sonra... Bir biten sevdamız da, futbol trafiğimizin ehil ellerden kaymış olmasıdır... Biz ki, bu Federasyon'a hep sevdalıydık... Şimdi ayrılık zamanıdır artık... *** Ligin ilk haftasının üzerinden günler geçti... İki günde karar verilecek bir olay, evirilip, çevrildi... Trabzonspor'un, Sivas karşılaşması sonunda çıkan olaylar nedeni ile alacağı cezanın bir kısmı önceden belli oldu, son kısmı da bir kaç gün önce... Yani; taksit taksit ceza... Keyfi olarak... Bir takım, hesapların içine girilerek... Bir sürü insanın rica trafiğine takılarak... Federasyon, çatlak seslerin çıkmasına sebep olduğunu anlamadan, politik çıkmazlara, ligimizi alet edercesine, karar verme güçlüğü içinde, bocalanıp durdu ve turnayı gözünden vurdu! Birilerini kırmamak adına, hukukun şartlarını zorlamak, aslında makamları zorlamakla eş değer anlama gelse de, Futbol Federasyonu yıllarca unutulmayacak bir "hukuk ayıbı" suçu işleyerek "kördüğümü" kendine göre çözüverdi... Haa Büyük İskender, haa Federasyon! *** Tasarlayarak adam öldürmüşsen, Ceza Kanunu'nda bunun bedeli bellidir... Eskiden idamdı... Bugün AB normlarına uydurularak, bu müebbete döndürüldü... Bir sürü hafifletici sebep kıyağı ile, yiyeceğiniz ceza 20 yıldan aşağı düşmez... Eğer "Rahşan affı" falan da karşınıza çıkmazsa, bu 20 yılı, evelemeden, gevelemeden çekersiniz... Kanunda belirtilen cezaları, isteseniz de daha fazla indiremezsiniz... Spor hukukunda da durum aynıdır... Yasalar, sahaya atlayıp, rakip futbolcu veya hakemlere darp eden kişiyi affetse de (!) tedbiri almayan takımın canına okur... Bunun bedeli, maçın bitmesine ister 89 dakika kalsın, isterse 8 saniye... O karşılaşma tatil edilir ve ev sahibi takım, o andaki skor ne olursa olsun hükmen yenik sayılır... İş bu kadar basitken, haftalardır karar verememek, sonunda da, kitabına uydurularak, adaletli bakış açısının çarpıtılması, artık bu Federasyon'a güvenin bittiği anlamına gelmektedir... Şimdi, yumruğu atan kabadayı "kahraman..." Parmak arası terlikle, sahaya atlayan, üstü çıplak vatandaş "imparator..." *** Futbol Federasyonu, bu ülkenin milyonlarca insanının maçla yatıp, maçla kalktığı bir ortamda, tek yetkili makamdır... O makam, trilyonlara hükmeder... O makam, milyonlarca taraftara hükmeder... O makam, Türk futbolunun selameti için çalışır... Omuzlarında böylesine ağır yük binen bir makam, sadece kurallar çerçevesinde hareket etmek zorundadır... Keyfilik, o makam binasının kapısından giremez; girmemelidir de... Karar vermekte gecikmeler, ülke içinde çeşitli senaryoların yazılması ve herkesin o senaryonun hayata geçirilmesini istemesiyle, bir çıkmaza girer... Şimdi, futbolu bilenler, bu işin içinde olan uzmanların tümü, yanılmıştır... Yanılmayan bir kişiyi yakından tanıyoruz... Bizim yemekhanede, servis yapan hasta Trabzonsporlu Turgay Özdemir... Günler öncesinden kararı açıkladı bize... "Maç tekrar olacak..." Güldük "Hadi oradan" dedik Turgay'a... Meğer, bir bildiği varmış! *** Bir savcı, suç işlemiş oğlunun yaptıklarını görmezliğe gelip, Türk hukukunu kafasına göre uygulayabilir mi? Suçlu oğlu dahi olsa "Benim oğlum masumdur" diyebilir mi? Eğer bugün, Trabzonspor kulübü, federasyon seçimlerinde Ulusoy'un arkasında "Aslanlar" gibi durmuş ve onun yılmaz savunucusu olmuşsa, bu başka olaydır, eğer o Trabzonspor'a bir ceza verilecekse, bu değerlendirme başka bir şeydir... Elmalar ve armutlar karıştırılırsa, işte gelinen nokta da böylesine bir güvensizlik ortamıdır sonunda... Hiç kimsenin, hukukun emirlerini uzatmaya ve onun hükümlerini değiştirmeye hakkı yoktur... Senelerce süren mahkemeler, nasıl ki, adalet mekanizmasını yıpratmışsa, Trabzonspor-Sivas maçının ne olacağına haftalarca karar veremeyen, sonunda da "komedi" yazan Federasyon, futbolumuzu, 7 şiddetinde bir "Marmara Depremi" gibi sarsmıştır... Şimdi, futboldan anlayan, tüm birimler, federasyonun bu kararının karşısına dikilmelidir... Eyy "Kulüpler Birliği" nerdesin haney!.. Mehmet Akif Ersoy'un şu dizeleri geldi birden aklımıza: "Cani geziyor dipdiri... Can vermede masum... Suç başkasınındır da, niçin başkası mahkûm..." Nice aşklar vardır, bir günde biter... Nice sevdalar vardır, bitirmek isteseniz bile, iz bırakıp gider... Ama bazı aşklar vardır... Hep nefretle biter...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.