Futbol şiiri!

Beşiktaş "şamar oğlanına" döndürdüğü Vestel'e, 3 gün ara ile bir "Osmanlı Tokadı" daha patlattı... Kupa maçında, Nobre'nin gazabına uğrayan Ersun Yanal'ın, bir zamanlar yere göğe sığdıramadığımız takımı, İnönü'de bir defa daha "tuş" olurken, tam hayal kırıklığı sergiledi... *** Karşılaşma öncesi kafamızı kurcalayan "Acaba Beşiktaş, iki maçı üst üste aynı hırs ve kalitede oynayabilir mi" sorusu daha 4. dakikada geçerliğini yitiriverdi... Nobre'nin ara pasını ustaca değerlendiren Koray, takımına rahat nefes aldıran golü attığında, Vestel'in başına gelecekler de, işin başında belli olmuştu... Lig maçında sol kanat savunması dikiş tutmayan Vestel Manisa, dün gece de aynı yerde büyük sancılar çekti... Üstelik defans göbeği de her Beşiktaş akınında depreme yakalanmışçasına sallandı... Böylesine dağınık savunmayı yakalayan Beşiktaş da, rakibine bir kere daha acımadı... *** İbrahim Toraman'ın sakatlık nedeni ile son dakikada kadrodan çıkarılması ile ilk on birde değişiklik yapmak zorunda kalan Tigana, defans göbeğine yerleştirdiği Baki Mercimek'ten dün inanılmaz verim aldı... Savunmada her tehlikeye takoz olan Baki, rakip kaledeki her korner atışında da, gol kokladı her an... Baki'nin böylesine yürekli oyununa ayak uyduran diğer kişi de İbrahim Üzülmez'di... Futbol hayatının belki de en verimli oyununu ortaya koyan Üzülmez, takımının sadece kaptanı değil, ateşleyicisiydi adeta... *** Nobre'nin erken sakatlanıp çıkmasından sonra, yokluğu fazla hissedilmedi dersek, yalan söylememiş oluruz... Çünkü, bir 100 metre koşucusu gibi süratli, kale önündeki her pozisyona burnunu sokan "gol ukalası" Bobo vardı sahada... Sezon başından beri gol sıkıntısı çeken Beşiktaş'ın, Nobre'den sonra, Bobo'yu da kazanması, artık her maçın kolay kazanılması anlamını da taşımaya başladı... Vestel'e, pozisyon vermeden farka giden Beşiktaş'ın Ricardinho ve Delgado ile zarafet kazanan oyununda, iki devrede de tek falso göremedik... *** Ligin devre arasının en fazla yaradığı takım görünümündeki Beşiktaş'ın, gol atma iştahının okyanus dalgaları gibi kabardığı İnönü gecesinde, Vestel Manisa'nın hazin çöküşüne üzülmemek elde değildi... Üç gün içinde iki defa Beşiktaş kayasına toslayan bu takımın ligin ikinci yarısında işi çok zor... Ama bir şeyi de itiraf etmekte yarar var... Dün gece, futbolu şiir gibi yazan Beşiktaş'ın karşısında kimse olmak istemezdi...